'' İnsan sevince, sevdiğinin eşiğine yıkılır da susarmış. Sevdiği gitse de, kalsa da, baksa da, gözlerini yumsa da sevdiğinin eşiğinde bekleyiverirmiş. Hak iddia etmeden, gel bile demeden, öylece beklemiş. Orayı kendine dergah eder, beklemiş. Hakikat, bilmediğini bildiğin değil, bilmediğini bile bilmediğin yerde seni bekler. Yaşamadım ama okudum. Duydum. Dinledim. ''