Konu değiştiriyorum.
Şehir içindeki yolların meskun mahal olarak kabul edilen yerlerinde hız sınırı saatte elli kilometre. ( Memur beyin deyişiyle , '' yüzde on da marj var , elli beşe kadar ellemiyoz. '' ) Ankara'daki Konya yolu'nu kullananlar bilirler ; çevre yoludur , mesafeyi uzattığı halde çabuk gidebilmek için tercih edilir. Işık azdır , dört şeritlidir ve hız yapmaya uygundur , ama hız sınırı elli kilometredir. O şehir içi trafiğine girenin , daha iyi. Hiç olmazsa radara yakalanma korkusu yaşamam. Polis de biliyor , burada seksen-doksan kilometre hızın normal olduğunu. Zaten daha yavaş gidersen , trafiğin akışını engelliyorsun. Ancak polis ne yapsın? Hız sınırını onlar belirlemiyor ki ama paşa paşa ödettiriyorlar cezanı.
Yasaklar ve cezalar seni korumak için mi , nemalanmak için mi bu memlekette? Elbette bu soru ; ehliyetler , izinler ve sertifikalar için de geçerli.
Bu kadar şart şurt , bu kadar ceza , yasak...
Engelliyor mu benim Orta Asya'dan Anadolu'ya at sırtında gelmiş kahramanımı?
Engelliyor mu dini ve milli her bayram , kurban bayramı tadında , kan gölü gibi yollarda karşılamamızı?
Caydırabiliyor mu bu kadar kınama , gol sevincini kabak çekirdeği yerine mermi çekirdeği ile kutlayıp bebekleri daha günahsızken toprağa mahkum eden kalibresi yüksek , çapı düşük magandamı?
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.