Bazı gafiller, hutbenin Türkçe okunmasını istihsan ediyorlar ki, halkın bilhâssa siyasî ahvalden haberleri olsun.
Halbuki bu gibi ahval-i siyasiye yalandan, hileden, şeytanî fikirlerden hâlî değildir.
Hutbe makamı ise, ahkâm-ı İlahiyenin tebliği için ittihaz edilmiş bir makamdır.
Sual:
Avam-ı nâs Arabîden haberdar değildir, fehmedemez?
Cevab:
Avam-ı nâs, zaruriyat ve müsellemat-ı diniyeye muhtaçtır.
Ve hutbe makamı da bu gibi hükümlerin tebliği içindir.
Bu hükümler kisve-i Arabiye içinde tafsilen değilse de icmalen avam-ı nâsa malûm ve maruftur.
Maahâzâ lisan-ı Arabda bulunan şehamet, yükseklik, meziyet, satvet diğer lisanlarda yoktur...