Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bazı şeylerin hiç değişmediğini görmek güzel. Aynı dünyada yaşadığımızı hatırlatıyorlar bana. Dünyadaki tek değişmeyen olmak büyük yalnızlık çünkü. Ve böyle birkaç destek iyi geliyor. Yalnızlık denizinin o pürüzsüz, akıntısız yüzeyi biraz da olsa bulanıyor. Çok uzaklarda biri sanki yüksek bir kayadan kendini bu suya bırakmış gibi oluyor. Böylece o kadar da yalnız olmadığını düşünüyorsun. Küfrediyorsun kendine. Tırnaklarınla elde ettiğin yalnızlığının bozulması hayaliyle yaşamak en büyük ihanet. Ama sonra kendini düşünüyorsun. İhanet edilecek kadar var mısın? ''Boş ver!'' deyip yorganı çekiyorsun kafana. Uyumuşsun. Artık ne Kayra var, ne Kinyas, ne de hayat... Rüya. Su gibi. Her şekli alan, geçmişi olmayan. Uyanıyorsun. Terlemişsin. Dudağına şakaklarından uzanan tuzlu su hatırlatıyor rüyanı. ''Su!'' diyorsun. ''Tek gerçek!'' Sonra tekrar uyuyorsun. Aslında ne, kim, nasıl, neden sorularından artakalan, dünyanın dibindeki pisliğin içinden gelip yeryüzüne çıkmış, kendine satıcı arayan bağımlı gibi dolanan o soru var aklında. ''Ne fark eder?'' ''Hiçbir şey!'' diyorsun. Yeniden uyumak için gözlerini kapatırken.
Sayfa 45
··
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.