Item: Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve Fayton
Rating: 10 puan verdi
Author: Murat Ç

Murat Ç

@muratcepni

13 Mart 2018 00:32

223 syf.

· Kitabı okudu

10/10 puan verdi

Beğendi

25 günde okudu

Dostoyevski'ye "hepimiz Gogol'un Palto'sundan çıktık" dedirten güç, bize kim bilir neler dedirtebilir? Hayal gücümüzü daha ne kadar zorlayabilir, nasıl bir kelime bulabilir, ne sunabiliriz? Öykü, Neva Bulvarı’nın anlatımı ile başlıyor, öyle bir tasvir ediyor ki Gogol, kendimizi tüm ayrıntıları ezberlerken buluyor, zihnimizde canlandırıyoruz. Aniden, kendimize gelmemizi sağlıyor Nikolay. Öyküye yavaş yavaş girdiğimizde ise, kadınlar üzerinden mesajlar gelmeye başlıyor. Bir kadın için ne kadar ileri gidebilirsin? Öyle çılgın bir tutku hayal edin ki, o tutkunun kurbanı olun. Neva Bulvarı Piskarev’in saf duygularının naifliği içinde kaybolurken, müthiş bir ironi ile Burun’ a konuk oluyoruz. Nasıl bir anlatımdır, nasıl bir ironidir, insanların birbirini aşağıladığı ast-üst ilişkisi nasıl bir görmemişliktir. Bunu bize, en üstü "kapalı" şekilde anlatıyor. Hiyerarşi üzerinden, dönemi eleştirme şekli, bizi hayran bırakıyor. Bürokratik dokundurmalarla atıfta bulunuyor. Portre ile, zenginliği, fakirliği test ediyor, paranın mutluluk getirip getirmediğini sorguluyoruz. Yeteneklerimizin bizi nereye götüreceğini iyi analiz etmemiz gerektiğini, kısacası “Ne dilediğimize dikkat etmememiz” gerektiğini söylüyor bize, “Portre”. Zengin olmak için ne kadar ileri gidebilirsin? Para için Sanatını feda eder misin? İç Huzur mu, Maddi huzur mu önemlidir? Bu sorulara kendi içimizde hesaplaşarak cevap buluyoruz... *****“Palto” ile baştan başa çöküyoruz. Bu nasıl bir anlatımdır, bu nasıl bir öykücülüktür. Okurken, üzüntüden kederlendim. Hemen sahip olduğum her şeyi sorgulamaya başladım. Komik gelebilir ama internet üzerinden beğenerek almış olduğum üç adet kıyafeti geldiği günün ertesi günü geri gönderdim. Bir kitap bunu başarabiliyorsa, ders verebiliyor ve sorgulatabiliyorsa daha ne istenebilir ki? Hayatımızda nelere ihtiyaç duyup duymadığımızı iyi belirlememiz gerekiyor. Bir ayakkabı ihtiyaçtır, sonrasında aldıklarımız lükstür. Bir palto ihtiyaçtır, sonrasında aldıklarımız lükstür. Günümüzde ihtiyaçlarımızı, ihtiyacımıza göre değil, şımarıklığımıza göre verdiğimizi kabul edersiniz umarım. Paltoyu okuyunca, içinizde bu yargının azıcıkta olsa değiştiğine kanaat getirmediyseniz, bence kitabı boşuna okumuşsunuz demektir. Akaki Akakiyeviç’in hikayesi, hepimizin hikayesidir. “Bir Delinin Anı Defteri” ile bir memurun gerçek hayattan koparak, nasıl dağıldığına şahit oluyoruz. Gülerek okusam da, insanların nasıl bir ruh hali ile yaşadığını düşünmeme sebep oldu. Her sayfası, ayrı bir delilik barındıran bu öykü, nasıl normallikten deliliğe adım attığımızı, yavaş yavaş, tane tane anlatıyor bize. Hayatın bize ne vereceğini bilmiyoruz. Bugünü yaşarken, kıymetini bilmeliyiz. Yarın ne olacağımız uçsuz bucaksız bir çöl gibi belirsizdir. “Fayton” Gogol’un dalgın bir tanıdığına ithafıdır. Bu hikaye de ise dalgınlığımızın, unutkanlığımızın nelere sebep olacağı net olarak anlatılmaktadır. Söz vermeden önce, neye söz verdiğimize dikkat etmeliyiz. Söz verirken, neyi ne kadar yapabileceğimizi, sözümüzü tutup tutamayacağımızı iyi düşünmeliyiz. İncelememi bitirirken, kitabı okuduğum esnada yazmış olduğum iletiyi sizlerle paylaşmak istedim; Tolstoy, Dostoyevski, Cehov ve Gogol okuduğumda RUH halim kesinlikle değişiyor. İbret-i alem öyküleri, duygu anlamında beni göğün en tepesine çıkarıyor. Sahip olduğum manevi değerleri ayrı tutarsak, maddi olarak ta sahip olduğum küçücük bir toplu iğnenin bile ne kadar değerli olduğunu hatırlatıyor. 'Yemek' konusuna hiç girmiyorum bile... Doğru şeylere şükrettiğimiz sürece, olan ve olmayan şeylerin değerini her zaman bileceğiz. Yanlış şeylere şükrektiğimizde ise hiç bir şey bilemeyeceğiz. Unutmayalım ki; şuan ne halde olursak olalım; daha kötü olabileceğimizi, o yüzden elimizde olan/olmayan en küçük maddi/manevi değerin kıymetini bilmemiz gerektiğini kendimize hep hatırlatmalıyız. "Ne oldum değil, ne olacağız" diyebildiğimiz ve hiç kimseye yüksekten bakmadığınız sürece; yokluğun ve bolluğun kıymetini daha iyi bileceğiz. #27817921 Kitabı şiddetle öneriyor, herkese iyi okumalar diliyorum. Sevgi ile kalın efendim..

Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve FaytonNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201955,3bin okunma

··

1.224 görüntüleme

Ramazan Kudat

@lwoH ·

13 Mart 2018 12:38

Ben sadece paltoyu okudum. Birleşik bir eser değildi elimdeki kitap. Ama hayran oldum gerçekten. 50 sayfaya bu kadar maharet sığmaz. Yaptığı yazı işi tekrarı ile Akakiy akakiyeviç adındaki tekrar hecesini ilintilemesi falan cidden detay. Rus dramı o anlatılan bürokraside sıkılmışlık ve siliniş. Siz de belli yazara baya gönül kaptırmışsınız. Ben de yeni başladım klasik okumaya evvelinde hiç okumazdım desem yalan olmaz. Tatminkar bir inceleme emeğinize sağlık ^_^

Murat Ç

@muratcepni ·

13 Mart 2018 15:36

Teşekkür ederim efendim. Değerli vaktinizi ayırıp, okumanız bile büyük bir incelikken birde yorum yapmanız ayrı bir değer kattı. Öyküleri okurken aynı anda yaşadım desem yeridir. Gogol'a ve öykülerine saygım bir kez daha arttı bu kitapta. Tekrardan teşekkür ederim.

Icetree

@yagmurM ·

14 Mart 2018 18:20

Kitaptan size kalanları çok güzel ifade etmişsiniz. Ortak ders almamız gereken o kadar konu var ki. Fayton hikayesi aklıma şu sözü getirdi: "Kimi insanlar söz verirken, kimileri de sözlerini tutarken zorlanırlar." Pek başarılı olamasam da birinci gruba dahil olmaya zorlarım kendimi :) Söz verirken dikkatli olmak gerek, sizin de ifade ettiğiniz gibi. Kaleminize sağlık :)

Murat Ç

@muratcepni ·

14 Mart 2018 18:32

Teşekkür ederim efendim değerli yorumunuz için. Söz vermek iyi hesap ister. Çoğu zaman ucu açık cevaplar vermek daha hayırlı olabilir. Net olarak verdiğimiz sözün arkasında durmak için normalinden daha fazla efor sarf etmek zorunda kalabiliriz. Çoğu zaman aksilikler ya da unutkanlıklar hazin bir son hazırlar maalesef. Bahane ne olursa olsun, karşı taraf bir şekilde mağdur olur ve ister istemez size olan düşüncesi değişir. :) vaktinizi ayırıp okuduğunuz ve yorumladığınız için ben teşekkür ederim, sağolun.

Okuma Delisi / Emir

@okuma_delisi ·

31 Mart 2018 14:59

Bende kitabı okudum Ama ne kitap, ne anlatımdır tarif edilemez. Benim en sevdiğim Burun hikayesi oldu çok farklı ama çok'da heyecanlı bir hikayeydi :)) İncelemen güzel olmuş abi duygularını güzel ifade etmişsin

Murat Ç

@muratcepni ·

31 Mart 2018 15:11

Evet öyle.. Tarif etmek zor ama elimden geldiğince inceleme yazmaya çalıştım. :) Burun çok değişik bir hikaye. Kitaba kendini veremeyen birisi konuyu kesinlikle anlamayacaktır.. :) Yorumun ve düşüncen için teşekkür ederim. Çok sağol.

Kader Tezer

@Aiyanna ·

23 Ocak 2021 15:12

Muazzam yorum, teşekkürler

Celine Demirzt

@dmrcztrk ·

24 Şubat 2021 21:33

Bu incelemenin üzerine bir inceleme daha yazilmaz, çok guzel yorumlamışsınız. Teşekkürler.

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Murat Ç