Cümlemiz ..
Bir çocukluk özlemi ,bir ölüm korkusu .İki sebep vardır çocukluğu özleten ,ya çok güzel bir çocukluk ,ya da kötü bir bugün.
Bulutların peşinden keşfe çıkmak ,bir ağaç kovuğunda büyümeyi düşünmek
gök kuşağına gönül indirmek . "Uzakta kalan bahçeler .O sabahlar, o geceler."
Ne güzeldin sen çocukluk.Kaç yürekte bilinmez hep bir çocukluk özlemi sürer gider işte bu yüreklerden birinin sahibi de Ziya Osman Saba .
"Bir çekmecede unutulmuş,senelerle rengi solmuş bir tek resim çocukluğum"
kelimeleriyle anlatıyor çocukluk özlemini .
Bana öyle geliyor ki ince ruhlu bu güzel şair fazlaca çocukluk özlemi çekmiş yazdığı şiirlerin konusundan anlamak hiç de zor olmuyor ,kim özlemez ki çocukluğu.
Çocukluk demek saflık ülkesi demek kağıttan uçakların uçuş süresi kadar hüzünler demek.O zamanlar ne imkansız var ne de düş kırıklığı ,varsa yoksa haylazlık bir bilseydik büyüyünce başımıza neler gelecek ,hiç büyümek ister miydik .Hayat diz kapaklarındaki yaraların acısından ibaret değilmiş lakin büyüyünce öğrendik.
Gönül kırıklığıda neydi ki ,sevmek bilirdik bir deniz mavisi gibi sonsuz sevmek.
Anlatsalar inanmazdık geçireceğimiz uykusuz geceleri "gelmez günler çocukluğum."
"Belki her sabah vakti, belki gece yarısı,
Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz..."
mümkün müdür kalmak ,bu mavi gök ,bu uçsuz bucaksız evren her gün binlerce şikayetle ,küfürle hayıflandığımız bu yaşam bizden öncekilerin olmadığı gibi bizimde değil,"rabbim, nihayet sana itaat edeceğiz...Artık ne kin, ne haset, ne de yaşamak hırsı ,ümitler içindeyim, çok şükür öleceğiz..."
"İlk yağmur damlası düştü Kuru yapraklarına güzün.Ardında kış kıyamet,dert,hüzün
Alın yazısı hepsi.... Kısmet.... Ha yazı, ha kışı geceyle gündüzün, Kim bilir kaç günü kaldı ömrümüzün? "bilemeyiz ,insan bu ,kuş misali bugün varız yarın yokuz.Bir avuç su misali bir gün toprakla bir oluruz.
Belki Ziya Osman Sabayı okumadan önce Behçet Necatigil ve Cahit SıtkıTarancı'yı okumamış olsaydım onun şiirlerinin bu iki değerli şairinlerinkine benziyor kanısına varamazdım .Ama yer yer o kadar benziyor ki ,bilmesem,bir şiirinde abim dediği Cahit Sıtkı yazmış derdim ölüm temalı bazı şiirlerini .Belkide temalar aynı olunca insan bir çağrışıma kapılıyor bilemiyorum,
Ziya Osman Saba çoğu şiirini ölüm ve çocukluk üzerine yazmış kitabı okuyunca bunu görmek mümkün .Yedi meşale grubunun en başarılı şairlerinden olmakla birlikte hem hece ile hemde serbest tarzda şiirler yazmıştı. Okumanızı tavsiye ederim .Naif ruhlu bir şair kırılgan fikrimce.Son olarak onun dizeleriyle bitiriyorum incelememi.
Hiç olmazsa unutmamak isterdim.
Eski geceler, sevdiklerimle dolu odalar...
Yalnız bırakmayın beni hatıralar.
Az yanımda kal çocukluğum,
Temiz yürekli uysal çocukluğum...
Ah, ümit dolu gençliğim,
İlk şiirim, ilk arkadaşım, ilk sevgim...
Doğdugum ev.Rahatlıyacak içim duysam
Bir tek kapının sesini.
Arıyorum aklımda bir ninni bestesini...
Böyle uzaklasmayın benden, yasâdığım günler.
Güneş, getir bir bayram sabahını.
Açılın açılın tekrar
Çocuk dizlerimdeki yaralar,
Hepiniz benimsiniz:
Mektebim, sınıflarım, oturduğum sıralar...
Yalnız hatırlamak hatirlamak istiyorum
Nerde kaldı sevgilim, seni ilk öptüğüm gün,
Rengine doymadığım o sema,
Ahengine kanmadığım ırmak.
Bırakıp herşeyi nereye gidiyorum?
Neler geçmişti aklımdan,
Nedendi ağladığım, nedendi güldüğüm?
Ah nasıldı yaşamak?
"Bakmayın duruşuma ,dargın değilim"
"Allahaısmarladık..."
(Tırnak içindeki kısımlar şairin kaleminden)
Sevgilerle Kalın .