Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

201 syf.
8/10 puan verdi
·
13 saatte okudu
Herta Müller'in kitapları denince insanın aklına Çavuşesku, Romanya'daki Alman azınlığı, totaliter rejimler, baskıcı bir toplum gibi temalar geliyor. Roman dili olarak da şiirsel, sert, metaforik, her türlü tasvirden arındırılmış bir dil geliyor. Bu dil korkunun yok ettiği bir neslin ve toplumun portresini anlatır bizlere. Ancak itiraf etmem gerek ki bu dil nedense bana keyif vermekten çok eziyet veriyor. Anlatılan olaya ait bilgiler ve açıklamalar resmen bu dil içinde buhar olup gidiyor ve 5N 1K soruları anlamını yitiriyor sonra da ben ne okudum diye kendinize soruyorsunuz: cevap ortada yok. Öncelikle kitabın arka planıyla başlayalım. Kitap yarıotobiyografik bir özellik içeriyor. (gerçi çoğu kitabı da benzer unsurlara sahip) Yazar Romanya'da bir öğretmen olarak çalıştığı işinden istifa eder ve Romanya gizli polis teşkilatı adına çalışmayı reddettiği için de Almanya'ya döner. Müller romandaki bazı karakterlerin gerçek hayatta tanıdığı kişiler olduğunu itiraf eder. Zaten yazar bu romanını Çavuşesku rejimi altında öldürülen Romanyalı arkadaşları için yazdığını söyler. Konuyu birkaç cümleyle şöyle özetleyelim. (Müller'i okuyabilmek ve anlayabilmek için her türlü spoiler'ı seve seve kabul ederim) Lola adlı bir kız üniversite eğitimi için Romanya'ya gelir ancak çok geçmeden olumsuz cinsel deneyimler ve umutsuzluklardan dolayı intihar eder ve bunun sonucunda komünist partiden ihraç edilir. Lola'nın oda arkadaşı ve aynı zamanda anlatıcı bu olayın bir intihar vakası olmadığına inanır. Dikkatleri üzerine çekince de üniversiteden ayrılır, rejim ve baskıdan Almanya'ya kaçar. Bu olaya paralel olarak 4 gencin hikâyesine daha tanık oluruz. Bu gençler daha iyi iş ve yaşam fırsatları için kente göç ederler ancak kırsal bir mekânı andıran bu kentte bile diktatörlüğün her türlü izine rastlarlar. Totaliter rejimlerin korkunç sonuçlarının görüldüğü (özellikle komünizm), aile kavramının ve özgürlüğün kaybolduğu, azınlıkların baskı gördüğü, ifade ve düşünce özgürlüğünün olmadığı o yerde bu dört genç hayatta kalma mücadelesi verir ve sonunda hepsinin kaderi farklı şekilde çizilir. Son bir not düşecek olursak kitap İngilizceye "Yeşil Erikler Diyarı" olarak çevrilmiş. Kitapta da ham eriklere özellikle dikkat çekiliyor. Rejim yanlılarının sürekli ham erik yediğini görüyoruz. Sanırım bu durum da bize oranın açgözlülüğü ve sömürünün hâkim olduğu bir yer olduğunu gösteriyor. Evet, insan haklarının sömürüldüğü ve istismar edildiği bir diyar.
Yürekteki Hayvan
Yürekteki HayvanHerta Müller · Telos Yayıncılık · 1997152 okunma
·
116 görüntüleme
Nesrin A. okurunun profil resmi
Kaçırmışım, sizin bu kadar hızlı okuyup inceleme yapacağınızı tahmin etmeliydim :) Ben dilini çok beğendim, çarpıldım hatta, ama yardıma ihtiyacım var galiba. Bitirmedim daha, her kelime metaformuş gibi geliyor, ham erikleri de böyle açıklamanızı çok beğendim. Yazarın hayatını okumalıyım sanırım. Teşekkürler bu güzel inceleme için.
2 önceki yanıtı göster
N okurunun profil resmi
Biraz düşük oldu ama bu seferlik böyle olsun. Nedense dilinden ve konudan hiç keyif alamadım. Yanlış bir zamana ve ters bir ruh halime geldi...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.