Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Foucault’nun Panoptizm Tanımı
Foucault Panoptizmi tanımlarken kimi zaman hapishaneyi karakterize eden optik veya ışıksal bir düzenek olarak somut bir biçimde belirler; kimi zaman da sadece genel olarak görünür maddeye (hapishaneye olduğu kadar atölye, kışla, okul ve hastaneye de) uygulanmakla kalmayıp aynı zamanda söylenebilir tüm fonksiyonları da kateden bir makine olarak soyut bir biçimde belirler. O halde Panoptizmin soyut formülü artık “görün- meksizin görmek” olmayıp herhangi bir insan çokluğuna herhangi bir davranış dayatmaktır. Bu noktada söz konusu çokluğun kısıtlı bir uzayda ele alınması gerektiğini ve bir davranışı benimsetmenin söz konusu çokluğu uzayda yeniden dağıtarak, zamanda serimleyip serileştirerek ve uzay-zamanda da bileştirerek vs. yapıldığını vurgulamak gerekir. Bu liste belirli değildir ama daima biçimlenmemiş, organize olma­mış maddelere ve biçimselleşmemiş, sonlandınlmamış fonksiyonlara ilişkindir; bu iki değişken birbirine ayrılmaz şekilde bağlıdır. Bu yeni formel olmayan boyuta ne diyeceğiz? Foucault bir yerde bunun adım en net şekilde koyar: Bu bir “diyagram”dır, yani “bütün engellerden veya sürtünmeden soyutlanmış ve her türlü spesifik kullanımdan koparılması gereken bir işleyiş”.Diyagram artık sessel ya da görsel bir arşiv değil, bütün toplumsal alanı kateden bir kartografi, bir haritadır. Bu bir soyut makinedir. Formel olmayan fonksiyonlar ve maddelerle tanımlanan bu soyut makine, içerik ile ifade arasında ve söylemsel formasyon ile söylemsel olmayan formasyon arasında forma dayalı her türlü aynmı yok sayar. Gösteren de konuşturan da kendisi olsa da, adeta dilsiz ve kör bir makinedir.
Sayfa 53 - NorgunkKitabı okudu
·
129 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.