Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

192 syf.
·
Puan vermedi
Ütopyalar her daim cazip gelmiştir bana. Hatta bilim kurgu tarzında veya tadında yazılan kötümser/karamsar/istenmeyen ütopyalara bile ilgim en üst seviyede diyebilirim. Bilirsiniz, G.Orwell’ın ve A.Huxley’ın yazdıkları dışında kalan diğer tüm ütopyalar istenilen, yani iyimser ütopyalardır. Farabi de bu eseri vasıtasıyla istenilen türde bir ütopya yazmış. Farabi, islam dinini temele alarak ideal bir toplum portresi ile karşımıza çıktığı bu eserde; toplumun tüm bireylerinin “erdemli” (erdemli=ahlakın tüm gerekliliğini en üst seviyede icra eden kişi) olduğu bir toplumdan bahsediyor. Zaten bu kitabın ütopya katagorisinde ele alınmasının nedeni de bu. Bilirsiniz “ütopia=ütopya” kelime anlamı itibari ile “olmayan yer” demektir. Bu kavram felsefi ve bilimsel olarak “gerçekleşmesi imkansız şey” diye de ifade edilir. Yani anlayacağınız; Farabi’nin anlattığı veya istediği toplum modelinin gerçekleşmesi imkansız. Zira bir toplumun tamamının erdemli olması imkansız. Düşünsenize; bir toplum var ve bu toplumda hiç kimse yalan söylemiyor, çalmıyor, haset etmiyor, işini layıkı ile yerine getiriyor, ailesini ihmal etmiyor... Bunun mümkünlük kavramı dahilinde olması düşünülemez bile. Biz birine “erdemli” diyorsak; o kişinin normal insanlara göre daha az etiksel ihlaller yaptığını ifade etmek istiyoruz. Farabi de yazdıklarının bir ütopyadan ibaret olduğunu çok iyi biliyor. Bize bu eserinde anlattığı toplum modeli üzerinden şu mesajı veriyor desek çok yerinde olur: “Olabildiğimizce ahlaklı olursak dolaylı bir sonuç olarak -devletin en üst kademesinden, halkın en taban seviyesindeki bireylere kadar- hepimiz mutlu ve güvende oluruz. Ve tabi ki bu haliyle devlet de millet de kutsiyetini kazanacaktır. /Her ütopya eseri gibi okunması gereken güzel bir eser/
İdeal Devlet
İdeal DevletFarabi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20173,143 okunma
··
23 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.