Bize bir karanlık gibi gözüken yerde yüzüne ışıklar vurup vurup geçiyor.
Ben o ışıkları görüyorum.
Başkasına sır olan bize sır değil , biliyorsun.
Seni ne tanrıya , ne kadere emanet ederim .
Seni merhaneti ve şefkatiyle hep koruyacak olan edebiyata emanet ediyorum.
Orada hakettiğin güveni ve huzuru bulacaksın.
Böyle utangaç gülümseme.
Cenazende konuşmaya gidiyorum.
Sabah leylak kokuyor.
Yüzüne ışıklar vuruyor Erdal.
Sen benim kederime aldırma...
Sayfa 60