Seyranın içinden öpmek geliyordu. Taşıyor, coşuyordu. Önüne gelen insanı, dostu düşmanı, ağacı, böceği, arıyı öpmek istiyordu. Bütün dünyayı öpse doymayacaktı. Yıllar yılı coşkun, sıcacık sevgisini içine tepmiş, çıkaramamıştı. Şimdi içindeki sevgi bendini yıkmış taşıp gidiyordu. Onu görenler, onun elini tutanlar ılık ılık bir sevginin onun elinden ellerine, gözlerinden gözlerine aktığını duyuyorlardı. Duyuyor, bir sevgi havasında rahatlıyorlardı.