Sultan Aziz, doğulu bir hükümdardı. Müslüman ve Türk geleneklerini seviyordu. Veliahd Murad Efendi ise, babası Sultan Abdülmecid derecesinde, hattâ ondan çok fazla Batılı bir prensti. İşlek Fransızca konuşur, pek iyi piyano çalar, Batı Musikîsi parçaları besteler, Avrupa sarayları ile mektuplaşır, san’atkâr ve gazetecileri çevresinden eksik etmezdi. Türk farmasonlarınca üstâd-ı âzam yapılmış ve adına İstanbul’da Murad Locası açılmıştı. En büyük farmason sayılan Gal Prensi (İngiltere Veliahdı) Edward (müstakbel VII. Edward) ile dosttu ve onun tarafından farmason yapılmıştı.