Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

112 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bir hastanın psikolojisini bu kadar iyi anlatması alkışlanası, tam bir başyapıt. Kahramanın hastalığıyla verdiği mücadele ve hastalığın yarattığı psikolojik bunalımlar insanı adeta derinden etkiliyor. Kahraman, ağaçların bile sıhhatine imrenerek yürür, durur. Hastane, koğuş o kadar iyi betimlenmiş ki insan hastanenin ağır kokusunu duyumsar her satırda. Kanlı pamuklar, röntgen, koltuk değneği, pansuman, koğuştaki demir karyola, demir masa, operatörlerin soğuk yüzleri, şiddetli ağrılar, koğuşun mavi duvarları, hastanenin gürültüsünün ve sessizliğinin korkutuculuğu, ameliyathanenin tiksindirici kokusu, hastaların iniltileri, ilaçlar, operatörün hasta psikolojisini hiçe sayması ve daha bir sürü şey... Bunlar genç kahramanı biçare hissettirir baştan sona. Kitabın sonuna doğru kahramanın şu cümlesi durup düşünmemi sağladı: "Görülecek, işitilecek, tadılacak, okunacak, yazılacak, yapılacak o kadar çok şey birikiyor ki, bundan sonra hayatımın bütün bunlara yetişmeyeceğinden korkuyorum." der. Umarım herkes biriktirdiği güzellikleri görebilir, işitebilir, tadabilir, okuyabilir, yazabilir, yapabilir ve bu biriktirilen güzellikleri hayatımıza yetiştirme gücünden mahrum kalmamak dileğiyle...
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022101,6bin okunma
·
2 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.