Konu olarak üç arkadaşın Anadolunun farklı illerinden İstanbul' a gelmesiyle başlayan hikayelerini anlatıyor. Geçim derdine düşen üç arkadaş, canlı kuşları yakalayıp, kafesleyip eski zamandaki gibi camilere, kiliselere vs. götürüp insanlara "Azat buzat, bizi cennet kapısında gözet" diyerek satmaktadırlar. Satamadıkları kuşları ise yemek zorunda kalırlar. Kitap konusuyla bana oldukça farklı geldi ve İstanbul da böyle bir gelenek olduğunu bilmiyordum. Bahsedilen semtlerin eski halini gözümde canlardım. Yaşar Kemal'in bir çırpıda okuyabileceğiniz ve sizi eski İstanbul'a götüren bu eseri bence metaforik bir roman olmuş. Yaşar Kemal kuşlarla birlikte çocuklar ve azat buzat geleneği üzerinden insanların şehirleşme ile birlikte değişimini İstanbul'un kirlenen yüzünü kendine has üslubuyla anlatmıştır. Kitabı okurken her okuyanda farklı duygular uyandıracaktır. Kimisi çocuklara kızarken, kimisi kuşları almayanlara kızar insanlık ölmüş der. Tamamen okuyanın insanlığına kalmıştır.