İlk Murat Özyaşar kitabına yaptığım yorum vardı, aynısı bu kitap için de geçerli. Orada "birkaç öykünün hatırına ne yazsa okunur" demiştim. Sarı Kahkaha'da da durum değişmedi. Ayna Çarpması kitabında Anne teması ele alımışken, bu kitapta Baba teması ele alınıyor. Yine aşırı beğendiğim iki öykü var (Felç ve Altıotuzbeş). Bu hikayeleri sevmemin nedeni belli bir olayı anlatmaları, durumu değil. Sanırım kalemi güçlü yazarların olay öykücülüğünü yapmalarını daha çok seviyorum. Baba acısını anlatmasından ziyade olayı anlatırken o duyguyu kendim tahayyül etmek istiyorum.
Sonuç olarak yine iki öykünün şerefine sevdim diyebilirim. Benzer temalı kitap okumak isteyen var ise ve Murat Özyaşar'ın diğer kitapları çıkasıya kadar, Yekta Kopan'ı deneyebilir. Baba-oğul temasını daha vurucu verdiğini düşünüyorum.