Kelimelerin, anlamı her defasında yeniden yaratan metafiziğine sığınmadan ne melankolinin insan ruhunun kökündeki boşluğunu ne de toplumsal psikolojinin mevcut durumunu anlayabiliriz ve anlatabiliriz. Rakamlar ağırdır, ayakları yere sert basar. İnsan ruhunu kendi sözünün içinde yeniden deneyimlemek için sözlerin ele avuca sığmaz uçarılığı ile ilgilenmek gerekir. Bir analizan gelip "Bir'in yanındaki buçuk gibi hissediyorum" diyebilir. Bu söz onun ağzında temel matematiğin rakam teorisinin ötesine geçer; bölme işleminin imkânını değil, özneliğin lime lime olmuş kökündeki ilksel bölünmenin, ayrılığın izleri aranır bir rakamın yarısında. İşte bu yüzden devriktir bazen cümlelerimiz ve bu yüzden harflerin metafiziğine sığınırız.