“Bir büyük dâhinin kurduğu yapıyı çökertme yarışında tozu dumana kattık, katmaya da devam ediyoruz maşallah, geçmişten ibret almadan. Neden mi? Hepimiz kendi çıkarımızın derdine düşüp memleketi unuttuk da ondan. Her aklı başında ulus gibi ağır endüstriden yola çıkacak yerde bir incik boncuk ve montaj endüstrisinin bize refahın kapılarını ardına kadar açacağı hayaline kapıldık. Daha doğrusu bu vurgun oyunlarından yararlananlar halka böyle belletmeye çalıştılar, güneşi balçıkla sıvamaya kalkarak. Günden güne arttı güçlüklerimiz, günden güne bozuldu dış ticaret dengemiz, çırpınıp duruyoruz kendi elimizle kazdığımız kuyudan çıkabilmek için. Her çırpınışta daha da derinlere batarak...” (1970)