Rabbinin fil sahiplerine nasıl (muamele) ettiğini görmedin mi? O, bunların kötü plânlarını boşa çıkarmadı mı? O, bunların üzerine sürü sürü kuş (lar) gönderdi ki bunlar onlara pişkin tuğladan (yapılmış) taş (lar) atıyor (lar) dı. Derken (Allah) onlan yenik ekin yaprağı gibi yapıverdi.» Ve şöyle buyurdu: «Kureyş emn-ü selâmete kış ve yaz kendilerini seyr-ü seferde esenliğe (ve garantiye) kavuşturulduğundan dolayı şu Beytin (Kabe’nin) Rabbine ibâdet etsinler onlar. O (Rab ki) onlan açlıktan (kurtarıp) doyuran, kendilerine korkudan, eminlik verendir.» Yani Allah’a, onlara verdiği nimetlere karşı şükür ederlerse Allah bu nimetleri kaldırmayacaktır.
İbn-i Hişâm dedi ki:
Ebâbil: Cemaatlardır. Araplar, bildiğimiz bir müfredini söylemezler. Siccil’e gelince, Yûnus en Nahvi ve Ebû Ubeyde bana haber verdi ki o Arab indinde şiddetli çetin şey demektir. Ru’be b. el- Accâc şöyle dedi:
«Onlara, ashâb-ı file dokunan şey dokundu. Onlara pişirilmiş tuğladan yapılmış taşları atıyorlardı.
Ve onlarla ebabil kuşları oynuyorlardı.