Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

74 syf.
9/10 puan verdi
"Bazen en çılgın, en imkânsız görünen fikir kafanızda öyle kuvvetli bir yer edinir ki, öyle veya böyle gerçekleşeceğini zannedersiniz." (Dostoyevski) Belki bizler Gregor gibi sabah yatağımızda bir böcek olarak uyanmayabiliriz. Evet bu çok uzak bir ihtimal. Ama bir sabah uyandığımızda insanların hayretli bakışlarının üzerimizde olabileceği, çirkin ya da hastalıklı bir insan olamaz mıyız? Çok kıllı, yüzü sivilceli, vücudu yanık, bir kolu ya da iki bacağı olmayan biri? Burnu çok büyük, kulağı çok küçük, ağzı yamuk, sırtı kambur, boynu uzun, kafası kare, kafası kel, dili lal, bir de poposu yuvarlak değilse tam alaylık konular, kulağı da duymuyorsa aman canım, değil alay geçmek rahatlıkla söv gitsin... İnsan olmanın getirisi bu mu, bu vasıfları mı veriyor-katıyor bizlere? Kusurlu olan onlar mı oluyor? Tipini, dış görünüşünü beğenmeyip, belki de iğrendiğimiz insanlar? Yüzü ya da elleri yanık bir insanla, iğrenebileceğinizi, midenizin bunu kaldıramayacağını düşünerek aynı sofrayı paylaşamayıp, bir başka sofrada ağız şapırdatıp, utanmadan, sıkılmadan diğerlerinin bundan tiksinebileceğini düşünmeden, sürdürebilen insalarken... Hangi mideniz kaldırmıyorsa çıkarıp en yakın çöp bidonuna fırlatabilirsiniz. Midelere verilen kıymetin, akla ve kalbe verileceği günleri görür mü ki bu insanlık? Okuyanlar bunu daha iyi anlamıştır; bir böceğin yediği, içtiği ve barınacak yerleri insanla bir olmazmış. Bir böcek kapıyı açamaz ve süt içemezmiş. Bu tür durumlar böceğin doğasına aykırı. Buradan yola çıkarak evlere ve kafeslere hapsettiğiniz hayvancağızları bir salın çağrısında bulunuyoruz. Ve bir de tanışma fasıllarında; adım Ceren, bir de köpeğim var, adı da canim demekten mümkün mertebe kurtulmaya çalışınız. Köpeği besleyin lütfen köpekten beslenmeyin. Çok bayıyor, en azından beni... Bakın bundan da çok eminim; bir kedinin yeri sadece kucağınız değil! Bir kedi beslediniz diye de bir başka kedi besleme duyarlılığınız yitmesin. Beslemekten kastım da ayağınızla önlerine yiyecek itmeniz değil; bakın bir şair bir ağaca siz diye hitap ediyormuş, böyle bir beslemek. Bir de evlere kapatılan insanlar da var. Çok duyarlı aileciklerimiz; bir kız ya da erkek çocuğu kapıdan çıkar çıkmaz soluğu meyhanelerde almıyor, bilin istedim. Ben daha önce evden koşar adım çıkıp 'annemler gelmeden ben bir meyhane gidip geleyim' diyenine rastlamadım. Ama evden çıkmasına mani oldukları için evden koşar adım kaçıp, soluğu meyhanede alan çok vardır...Tabi Kafka burda böceği bir sembol olarak kullanıyor, yani böcek metaforu aslında başka fikirlere kapalı bir zihin, seküler bir hayattan bunalım vs. anlamlarına da yorulabilir. Bir kapalı kapının ardında bir dünyayı saklayabilir mi ki insan? Yaşadıklarının faturasını istisnasız her zaman kendine kesen bir insan ise, sadece sevdiklerinin hatırına yaşıyor ise, inanın değil dünya, bir odaya tüm galaksiyi sığdırabilir. Böyle de tuhaf bir mahluktur bu insan. Her şeyine akıl sır erdirebilir nitelikte bilim dalları mevcuttur da, şu duygu dünyasına ancak bir kaç yazar, ancak bir kaç kitapta tercüme olabiliyor... Kafka bu öykü kitabını Felice ile birlikteyken yazar. Yorgunluğu, yalnızlığı, anlamsızlığı, sıkılganlık ve yataktan kalkamaz hale gelinişin en iyi öyküye kurgulandığı eserlerindendir. Fiziki bir dış görünüş değişiminin-dönüşümünün akraba ve dost çevresi üzerindeki etkilerinin irdelendiği en iyi öykülerden biri. Her insanın her döneminde kendinden bir parça bulabileceği bir eser. Ne kadar sevilen, sayılan bir insan olsan bile, günün birinde ölümünün insanlar için -en sevdiklerin de dahil- kurtuluş olarak görülebileceğini ele alan bir eser. Hiç elinde olmadığı halde bir değişiminin çevren tarafından nasıl karşılanabileceğini gösteren, istediğim bir değişiklik olursa, 'böyle mi karşılanır?' diye düşündürten bir eser. Gerçeklikle kurmacanın ayırt edilemeyeceği, -üzerine düşünülmesi gereken- akıcı bir eser. Tavsiye edebileceğim her hangi bir okuru kalmış mıdır, bilemiyorum? :) Ben de bir yorum getirmek istedim; tekrardan okuyan bir okur olarak, tekrar okuyacak okurlarının olmasını istediğimden... Biz yorgun, argın aylaklara bir tavsiye daha sıkıştırmış satırlarına; "An gelir insan çalışamayacak durumda olur, fakat İşte o an, o insanın geçmişteki başarılarını hatırlamak ve ileride engeller ortadan kalktığında daha bir gayretle, daha çok çalışacağını düşünmek için en uygun andır." S.18 Film Tavsiyesi: 1- Black (2005) 2- My dinner with andre 3- Deriler (
Gül
Gül
'ün tavsiyesi üzerine ) Herkese farkındalıklı, güzel okumalar dilerim.
Dönüşüm
DönüşümFranz Kafka · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022222,2bin okunma
··
126 görüntüleme
Gül okurunun profil resmi
İkinci paragrafta anlattıklarına uygun müthiş bir film var. Deriler. İzlemediysen tavsiye ederim lakin hassas biriysen pek tavsiye etmem :) Kitaptaki atmosferi çok güzel yansıtmışsın kalemine sağlık.
kyrios maldoror okurunun profil resmi
Beğenmene sevindim. Filmin fragmanına baktım şimdi çok muhteşem, farkındalıklı bir filme benziyor. Film için de ayriyeten teşekkür ederim. Hatta henüz izlememiş de olsam, sana güvenerek yorumları okumayanlar olur diye tavsiye bölümüne ekleyeceğim. :) Çok hassas biri olduğum söylenemesede acayip etkilenirim ve çoğu zaman aklımdan çıkmaz...
6 sonraki yanıtı göster
eskaza okurunun profil resmi
Kafkayı dönüştüren kesinlikle kapitalizm yanılma payimda var 😊😊😊
kyrios maldoror okurunun profil resmi
:) o kadar haklısın ki abi, bende de şimdi bazı taşlar yerine oturdu. Eve bakmak zorunluluğu, kardeşini geçindirmek konservatuar da okutmak için karşılanması gereken masraf, yorgunluktan bitap düşmüş olduğu yatağında ilk ziyaretçisinin çalıştığı bankaya ait eleman olması, dönüşümden sonra aileye yardımcı olmak yerine aksine masraf olması vs...
R okurunun profil resmi
Kitabı okudum ama hiç böyle düşünmemiştim bana farklı bir pencere sundun incelemenle :))
kyrios maldoror okurunun profil resmi
Gerçekten muhteşem detaylar var kitabın içerisinde. Beğenmene sevindim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.