Okuduğum en net kitap. Direkt ismindeki gibi bir idam mahkumunun son gününü anlatıyor. Kitaba göre uzunca olan önsözünde yazarın da dediği gibi, kitabın tek yazılma amacı idamın yani giyotin cezasının kaldırılması. Kitap yayınlandıktan 152 yıl sonra Fransa’da 1981’de idam kaldırılmış. Eminimki bu kitabın payı çoktur.
Ülkemizde de ara ara poltikacılar idamı geri getirmeyi gündeme getiriyorlar. Bu kitabı okuduktan sonra bunu düşünmek artık daha bir acı veriyor. Bu kadar insanlık dışı hiçbir faydası olmayan ahmakça bir şeyi dile getirmek çok ilginç. Ve hatırı sayılır bir kitle de bunu destekliyor. Asıl can sıkan da ne biliyor musunuz? Şu anda idamı ciddi bir şekilde konuşmuyor olmamızın tek sebebi ‘Avrupa baskısı’. Çünkü idamın geri gelmesi demek AB sürecinin tamamen bitmesi ve dolayısıyla da ekonomimizin hepten mahvolması demek. Evet bu kadar basit... Bizim için idamın önündeki engelin, idamın geri alınamayan, insanlık onuruna ve ahlakına aykırı bir ceza olması değil de AB meselesi olması çok acı değil mi sizce de?
Sonuç olarak sıkmayan, sade ve farklı bir bakış açısı kazandırmanızı sağlayabilecek bir kitap. Özellikle idama şiddetle bile karşı değilseniz okumanızı öneririm. Böyle olan tanıdıklarınıza da okutmalısınız. Önsözü kesinlikle atlamayın.
İyi okumalar dilerim.