Içinde yaşadığımız toplum mudur, yoksa gecip giden yillar mıdır bilinmez ama duygularimizda, yaşam enerjimizde müthiş donuklasmalar mevcut. Bu eser de tam olarak bu konuya parmak basıyor.
Zengin, varlıklı, burjuvazi bir toplumda saygin bir adam düşünün. Hayatta sahip olabileceği her şeye sahip. Değilse de parasıyla satin alabilecek. Ama bir şey var ki parası yetmiyor bunu satın almaya. Duygusuz bu karakterimiz, içinde hayata dair hiç bir his taşıyamıyor. Bir pazar günü amaçsızca dolanırken başına gelen olaylar zinciriyle ruhunda sonmeye yüz tutmuş tüm duygular açığa çıkıyor ve kendini buluyor.
Her yetişkinin kendinden bir şeyler bulabileceğini düşündüğüm bir eserdir. Okumanızı tavsiye ederim