Nevzat BaşkomiserSeni seviyorum Ahmet Ümit, polisiye türü kitapları sevmiyorum ama seni taaa yıllar önce Eskişehir 'e imza gününe geldiğinde, kalabalık kuyrukta üzerimde üniforma, işe yetişmek için acele ettiğimi fark edip diğer okurlara " memur hanım sanırım işe yetişecek, öncelik versek" dediğin günden önce de bir kaç dakika olsa da ettiğimiz o muhabbet anında ve sonrasında da seviyorum.
Çalıştığım yıllarda çok fazla amir sevmemiş olsam da senin Nevzat Başkomiserini seviyorum.
Çok iyi biliyor Nevzat Başkomiser ;
Sakin bir yaşamı unutup sahiplenmek , ait olmak zorundasındır , bu mesleği seçmeye karar verdiysen eğer.
Boşveremezsin. Yeri gelir , herkes uyurken, bayramda, tatilde, gecenin kör bir vaktinde evinde, annenin babanın, arkadaşının, eşinin ya da sevgilinin yanında kalmayı hayal ederken , en zoru da çocuğunu o kadar özlemişken, onunla olmayı her şeyden çok isterken, çalışmak zorundasındır mesleğinin gereği için.
Vicdanlı davranmak, en gerekenini ve en doğrusunu yapmak için hep bir duruşun , bir iş disiplinin olmak zorundadır.
Tavrın, neşen , niyetin ve moralin ; ne yaşıyorsan yaşa, ister hastalık, ister bir yakınının vefatı , ister özlem isterse bir ayrılık acısı hep iyi olmalıdır ki, etrafındakiler de seninle birlikte iyi olabilsinler. Abla, anne, kardeş, arkadaş, sırdaş, dost, meslektaş olmak zorundasındır en samimisinden.
Objektif bakabilmelisindir tüm olaylara . İnsan olmalısındır sırt sırta verip çalıştıklarına, üzülene , sevinene çare arayana.
Adil olmalısındır dil, din, ırk, mezhep, cinsiyet ayrımı gözetmeksizin tarafsızca durabilmelisin ki kim olursa olsun yanında güvende hissetsin kendini.
Sinirlerin çok sağlam olmak zorundadır mesela; hırsıza, tacizciye, tecavüzcüye , katile , yalancılara , psikopata, küçükten büyüğe yaşlıdan gence gıybetçiye, menfaatçiye, sahtekara, öğrenmişsindir artık anında duygusal tepki vermeye, sinirlenmeye, kızmaya küsmeye hele de alınganlığa hakkının olmadığını, aksi halde adaletli olamayacağını.
Hep kibar olmak, gülümsemek , anlayışlı davranmak zorunda olduğunu düşünürler unutup da insan olduğunu mesela. Ama sevmek zorundasındır insanları, işini, sorgusuz sualsiz , şikayetsiz ve beklentisiz sevmek, çünkü sorumluluğun çok ağırdır polissen eğer.
Çok detaylı anlatır Ahmet Ümit, mesleği , zorluklarını, duygularını ve olaylarını. Sadece bir cinayete, organ hırsızlığına, ya da suça bağlı değildir kitapları. Psikolojik terappide hissederken kendinizi bir bakmışsınız coğrafya turu yaptırıyor bölgelerde, kavimlerde kültürel molalar veriyorsunuz. Aşkı kayıpları, özlemleri, geleceği bir ezginin nağmesinde sorgulatıyor.
Okurları galeyana getiren kitapları merak
ediyorum diyorsanız deneyin pişman olmayacaksınız.
Keyifli okumalar.