Yokuşun başında ha düştü ha düşecek bir siluet görüyorum.Yaklaşıyor mu, uzaklaşıyor mu... Birazdan odamız odun ateşiyle,kandil aleviyle,ıhlamur kokusuyla,radyonun duyulur duyulmaz sesiyle ısınıyor.Kar uyuşturuyor aklımızı.Neredeyse yeniden uykumuz gelecek.Yokuştan inip gelen adam unuttuğum bir anda pencerenin dibinde beliriveriyor...