Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

302 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 saatte okudu
GİTMEK İSTEMEZSEN BİR ŞİMŞEK MİKTARI OTURSAK DİYORUM Şimşek 90 yaşında.. 1928 senesinde yazıldığında bu kitap Peyami Safa henüz 29 yaşındaydı. Yazarın okuduğum 2. Kitabı, ilki yaklaşık 20 yıl sonrasına ait 1949 senesinde yazılan Matmazel Noraliya’nın Koltuğu olmuştu, yaklaşık 300 sayfa olan bu kitapta koltuk 200. sayfada ortaya çıkmıştı. Şimşek kitabı da yine yaklaşık 300 sayfa ve şimşek karşımıza 270. sayfada çıkıyor. Diğer kitaplarında böyle ilginç bir durum var mı , okumadığım için bilemiyorum. İki kitabında da üslubu çok yakın fakat Şimşek günümüzde kullanılmayan bize yabancı kelimeler yönünden daha yoğun geldi bana, zaten dediğim gibi 20 sene önce yazılmış diğerinden. Ayrıca elimdeki kitap 1977 basım Ötüken Yayınevi ve kanaatimce böyle kitaplara böyle eski basımlar çok yakışıyor görünüm itibariyle. Üç ana karakterimizin ismi : Müfid,Pervin ve Sacid. İsimler bile çok şey anlatıyor. Bugün 10 yaşında bir Müfid, 15 yaşında bir Pervin, 20 yaşında bir Sacid var mı ülkemizde bilmiyorum, vardır illaki de mübalağa ediyorum. " Pervin herkesin hoşlandığı bu kokuyu, bahar yağmuruyla ıslanmış hafif toprak kokusunu içine çekerek nefes alırken,okuduğu kitabın verdiği hayalleri, gözünün önündeki manzaranın hakiki renklerine ve gölgelerine karıştırarak,tembel,müphem,tatlı bir hisle gözlerini kırptı ve daldı; ne düşündüğünü bilmeden, düşünüyordu.” Sayfa 1 Hikaye bir yana, bu üslup ve tasvirleri seviyorum ve özellikle dönemin yazarları için normal bulup keyifle okuyorum. Müfid ve Pervin yeni evlidir, Müfid’in dayısı Sacid ile birlikte aynı evde oturmaktadırlar. Müfid ne kadar içe dönükse dayısı da bir o kadar dışa dönüktür. Klasik bir Doğu-Batı çatışması da bu vesileyle kitaptaki yerini almıştır. Birtakım entrikalar sürüp gider kitap boyunca ve yan karakterler de dahil olur. Detaya girmek istemiyorum, şu kadarını söyleyeyim ki ; insan ruhunun derinliğini, çelişki ya da çelişki gibi algılanacak zıtlıklarını çok detaylı ele almış yazar. Hodgam,raşe ve cidal gibi bana en ilginç gelen, bugün kullanımda görmediğim üç kelimeyi sembolik olarak paylaşayım, bunun gibi onlarca kelimeye rastladım. Kendi cahilliğimin de payı vardır elbette. Google yardımıyla anlamına ulaştım, Hodgam : Kendi keyfini düşünen,kendini beğenmiş. Raşe : Titreyiş,ürperme. Cidal : Kavga,çekişme Peyami Safa okumayı kesinlikle öneriyorum, özellikle edebi zevk açısından. Okumaya devam etmek istiyorum. Kitabı bütün olarak sevdiğimi söyleyebilirim, akıcı ve tutarlı buldum. Birkaç alıntıyla noktalamak istiyorum, “Aşkta haysiyet veya zillet aramayalım.Her ihtiras gibi,aşk da insanı en büyük irtifadan en derin uçuruma atar.Bu yükseliş ve alçalıştaki baş dönmesinin adı aşktır.” “İstiyor ki bir erkek hem metin hem hassas, hem saf hem kurnaz,hem masum hem tecrübeli olsun.” “En hafif bir yaprak sesiyle bile kırılmayan yekpare bir sükut.” “Ruh kendini müdafa eder. Hassas ve iradesiz denilen insanların bir müdafa silahları vardır ki, histir.” “Bir kadına teselli vermek, onun elinden büyük bir zevki almak demektir; kadınların erkeklerden fazla aşıkane ıstıraplara meftun olduklarını, bu eziyeti aradıklarını veya yarattıklarını biliyordu.”
Şimşek
ŞimşekPeyami Safa · Ötüken Yayınları · 20221,739 okunma
··
544 görüntüleme
Erhan okurunun profil resmi
Eline sağlık, şikayet ederdim alıntılar dan inceleme görünmüyor diye de iyi günümdeyim :) Okumadım açıkçası Peyami Safa'yı. Koltuk okuyacağım herhalde bir ara, uzun bir ara sonra ama:) Yaptığın alıntılarla ilgili görüşlerimi söylemiştim zaten. Şöyle ki Kürk Mantolu Madonna neden bu kadar çok kişiye hitap edebiliyor sence? Dil önemli elbette, evet eski kelimeler güzel görünüyor göze. O zamanlar zaten kullanılan şeyler bunlar, sonra da devam etmiş gerçi Safa. Ama şu dönemde bencil yerine hodgam kullanılmasını istemiyorum ben açıkçası. Bunun bu inelemeyle ya da kitapla bir ilgisi yok. Sadece gereksiz bir özenti var eski kelimelere. Karşılığı olmayan, aynı değeri vermeyen kelimeler için anlayabilirim ama günümüz yazarının karşılık yerine mukabele kelimesini kullanmasını ben sevmiyorum açıkçası.Başka bir gündem seziyorum böyle eserlerde. Onun dışında kesinlikle değerli bir yazardır bu zamana kadar geldiyse, okuyup anlayacağız . Teşekkürler inceleme için.
Osman Y. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim :) Şikayet kötü şey :) Elbette herkesin bir fikri oluyor haliyle gayet normal bu da. Katılıyorum günümüz için kelime seçimi konusuna. Hatta yakın zamanda genç arkadaşımızın kullandığı "muttasıl" kelimesine takılmıştım yaşına bakıp, tuhaf gelmişti bana. Yazarı herkese olduğu gibi sana da tavsiye ederim, çok eser vermiş. Umarım en keyif aldıklarına denk gelirsin okurken :)
Adem YEŞİL okurunun profil resmi
Emeğine sağlık, güzel ve gerçekten farklı bir inceleme olmuş. Dikkatimi çekmedi değil. O nasıl bir kalemin vermiş olduğu kuvvet ve sabırdır ki, bir kitabında 200. ve bir diğerinde ise 270. sayfada meselinin özüne gelebiliyorsun?! Gerçekten düşündürücü ve oraya kadar insanda merak uyandırıcı diye düşünüyorum. Bu güzel eserin incelemesi ve tanıtımı için sana tekrar teşekkür eder, güzel bir gün dilerim. Kalemin keskin, okurun bol ve başarıların daim olsun.
Osman Y. okurunun profil resmi
Teşekkür ederim Adem. Bana da ilginç geldi böyle sona bırakması kitap ismindeki konuyu, şu var ki hem merak ettiriyor okutuyor kendini hem de önceki kısımla bağı da kopuk olmuyor ve beklediğine değiyor. Aynı şekilde sana da güzel bir gün dilerim, okuma ve yazma hevesimiz bol olsun :)
1 sonraki yanıtı göster
Salih okurunun profil resmi
yine bir dikkat çeken Osman Y. inceleme başlığı :)
1 önceki yanıtı göster
Osman Y. okurunun profil resmi
Eyvallah Salih kardeşim, birtakım etkilenişler oluyor tabi :) isimler de aynen öyle :)
Enes Bayrak okurunun profil resmi
Müfid i rüyamda görüp dertleştiğim olmuştur :)
Osman Y. okurunun profil resmi
Değil mi ama ne çekti adamcağız :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.