Gönderi

Ben mi, hayatta Yapamam DEMEYİN. Üniversite bittikten sonra yüksek lisans Kaydımı yapmış olsam da maddi koşullar dan dolayı kaydı dondurmak durumunda kaldım. Özel sektör de iş durumunun vahimliğinden çoğunuz gibi Ben de muzdarip oldum ve 5 sene toz pembe geçen istanbul defterimi kapatıp mardinde işleri yoluna koyarım ümidi ile dönsem de umduğumu bulamayıp Uzun dönem (Asteğmen olarak) askere gitmeyi tercih ettim. 5 Sene boyunca bir iş için çok nadiren bakardım saatte, vize-final haftası dışında alarm kurmaz , istediğim saatte uyur istediğim saatte kalkardım. Uzun lafın kısası özgürlüğe dair olan çoğu şeye erişmiştim. Tabi güzel olan herşey gibi bunun da bir sonu vardı, son sınıfın son döneminin son haftası anlaya bilmiştim bunu. Velhasıl Samsuna acemi birliğine gittiğim de maziye özlem duygusu daha ilk saatlerde sardı her bir yanımı. Askeriye de tüm şeyler dakiktir , disiplin bir felsefedir ve asla mantık aranılmaz ve hep SS kuralı vardır; ya seve seve ya da.. neyse.. Sabah saat 6.30 da Kalk denildi, haydaa ne 6 sı falan derken 5.30 da traş olurken buldum kendimi. . Gün de en az 5 defa içtima.. sıcak, soğuk. Önemli değil.. öyle böyle geçecek, Usta birliğinde Rahat edersin sık az daha dişini , RDM de oturup askerin derdini dinlicen, sabah 9 akşam 5 .. sabret .. sabret.. Ve o gün geldi. Kura çektiğimiz gün. ' Allah'ım ne olur hayatta ki son şansımı burda kullanayim deyip deyip çektim kurayı. Hooppp antalya Kaş, yersen... Şırnak uludere şenoba.. Evet , ŞIRNAK. Daha ne oluyor demeden bir kaç gün sonra Ispartaya Terörle mücadele eğitimi almaya gideceksiniz dediler. Yahu abicim , komutanım b.kunu yiyim ne terörü ne mücadelesi ben Sağlık asteğmeni.. Ben anlamam , yönerge böyle kardeşim deyip postladılar. Isparta.. ömrümden aldığın 14 gün 25 yaşımın tümüne bedel idi.. Sabah 4 te , Sırta 25 kiloluk çanta, elimde 1972 yapımlı G3 ,dilimde ahmet kayanın ben yandım siz yanmayın allah aşkına şarkısı.. sabah 4 te kaldırıp akşam 9 da bıraktıkları için düşünmeye vakit olmuyordu , olduğu zaman da neyi düşünmem gerektiğini düşünüp duruyordum, yalan olmasın 2 gün boyunca kahverengi kahvenin rengi ise kahvenin ne renk olduğunu düşündüm. Sonuç olarak Geldim arkadaşlar, Bayrağın dalgalandığı her yer bu ülkenin parçası. Vatani görevimi yapıyorum, 1 yılın sonunda yüksek lisans ve belki çok düşük model bir araba için birikmiş param olacak. Tüm şu yazdıklarımı şöyle özet geçeyim : Der ki Dostoyevski, insan Denen şu Mahlûk nelere alışmıyor ki.. Bilmiyorum, içimden geçti buraya yazmak istedim. Yazının sonunu Tam anlamı ile bağlayamamış ola bilirim ve bu yüzden saçma gele bilir. Ama siz okuyun, her yazı bu kadar saçma değildir 😊
·
75 görüntüleme
Deniz okurunun profil resmi
Kaleminin her satırına sağlık..
Tamer okurunun profil resmi
Çok teşekkür ederim Hocam 🤗
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.