Markus Zusak'ı Kitap Hırsızı'yla tanıdım ve o zamandan sonra diğer kitaplarını da merak ettim. Bu niyetle okuduğum ikinci kitabı oldu Hiç Kimse Sıradan Değildir. Oldukça akıcı ve basit cümleleri olan bir kitap. Konu ise ilginç ve merak unsuru iyi kullanılıyor. Basitçe açıklamak gerekirse üniversiteye gitmek yerine taksi şoförü olmaya karar veren ve oldukça sıradan bir insan olan Ed Kennedy, yaşadığı ufak çaplı bir banka soygunu olayından sonra posta kutusunda bir iskambil kağıdı bulur ve bu kağıt aracılığıyla kendisine birtakım görevler verildiğini anlar sonra da bunları yerine getirmeye başlar. Sayfalarda ilerledikçe başka kağıtlar ve görevler ortaya çıkar. Kitap bu şekilde ilerliyor ve bazı güzel öğütler içeriyor okuyucu için. Anlatım dili çok basit ve edebi bir değeri olduğu pek söylenemez ama güzel olan taraflardan biri bu çünkü kitabın anlatıcısı Ed. Son derece sıradan hayatı olan birisinin düşünce biçimini iyi yansıtmış, okuması zahmetsiz ve okudukça da hoşuma giden bir kitap oldu. İsminden de anlaşılacağı üzere sıradan bir insanın başka sıradan insanların sıradan hayatlarına ufak dokunuşlarının ne kadar çok şeyi değiştirebileceği çok güzel anlatılmış. Küçük değişiklikler belki o kadar da önemli görünmeyebilir ama kitapta da denildiği gibi büyük şeyler küçük şeylerin birleşimi değil midir zaten? Okuması keyifli bir kitaptı benim için ve baş karakterini de çok sevdim, hatta leş kokulu köpeği Kapıcı'yı da. Çerezlik olarak tavsiye ederim.

Hiç Kimse Sıradan DeğildirMarkus Zusak · Martı Yayınları · 20205,5bin okunma

·

9 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

phoebo