Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

224 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
“Ona şimdi ‘Yahudi’ olmanın ne anlama geldiğini söyleyebilirim: Hiçbir şey,benim için hiçbir şey.. Sadece verili durumlar vardır ve bunlar da içlerinde yeni gereklilikleri barındırırlar.Ben de verili bir kaderi yaşadım.Bu benim kaderim değildi ama yaşadım..” . On beş yaşındaki bir çocuk, toplama kamplarına götürüyor. Yeri bilmiyor çocuk, konuşulan pek çok dil var ve çoğundan anlamıyor. Ölüm odalarına alınıp alınmayacağını tahmin etmeye çalışıyor sırasını beklerken, şans diye adlandırılabilirse şanslı, çünkü onu çalıştıracaklar. En azından bugün yapılacaklar listesinde ölmek yok. Yarın? Onu da yarın öğrenecek. . Kimseyi suçlamıyor Kertesz. Çünkü suçun tek taraflı olmadığını söylüyor. Size acıyan da size eziyet çektiren kadar suçlu, cezalandırılan neden cezalandırıldığını bilmediği için de suçlu. Bazı şeyleri diğerlerinin üzerine yıkmadan, neden/sonuç ilişkisini vicdanlara bırakarak sadece ‘olanı’ anlatıyor yazar: Yaşadıklarını. Düz, gösterişsiz, sakin cümlelerle. Kampa götürüldü, açlık çekti, susuz kaldı, hastalandı, ölümler gördü. Ve bir gün kamptan bir ses duydu “özgürüz”. Bir yıldır olduğu yerden tek bir kelime sayesinde gidebildiğinde, hangi mantıklı açıklama sunulabilir ki? İşte tam da bu noktada Imre Kertesz kelimeler aracılığıyla aklımıza ufak oyunlar sunuyor: “Evet hayal dahi edemiyorsunuz, evet yaşanılan her şeyi dehşet olarak tanımlıyorsunuz. Peki sonra? Bir çözüm, bir açıklamanız yok değil mi?” sadece bu kadar. Üzerinde on iki yıl çalıştıktan ve basım için zar zor bir yayınevi bulduktan sonra Kadersizlik çıktı, yazar 2002 yılında Nobel kazandı. Kadersizlik’teki dil kadar ironik bir durum aslında.. . Yoğun bir okuma deneyimiydi. O döneme ait öğrenilen her detay kadar da etkili, delici..
Kadersizlik
KadersizlikImre Kertesz · Can Yayınları · 2003518 okunma
·
114 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.