Ataerkil bir toplumda özgür olmak isteyen bir kadın. Aslında en büyük suçu bu. Kitapta en çok dikkatimi çeken ve beni üzen yerlerden biri de şu kısım:
"Kadın, ölmeden önce yaşamlarımızın en ince ayrıntısına kadar planlandığını söylemişti: doğmak, okula gitmek, koca bulmak için üniversiteye devam etmek, dünyanın en fena adamıyla olsa bile sırf kimsenin bize istemediğine dair söylentiler çıkmasın diye evlenmek ve çocuk sahibi olmak, yaşlanmak, son demlerde kaldırıma bir sandalye koyup gelen geçeni seyretmek, hayatta her şeyi biliyormuş gibi davramak ama yüreğinin, "Başka bir şey yapmayı deneyebilirdin," diyen sesini bir türlü susturamamak."
1900`larda geçen bu konuşma parçası günümüzde hala geçerli olduğundandır üzüntüm.