Sevgili kardeşim, kitap yorumun kadar, hatta daha da ötesi, sonrasında yazdığın kişisel öykün de dikkatimi çekti. Hepimizini farklı farklı hikayeleri var elbet ama seninle benimki oldukça benzeşiyor diyebilirim.
Yola Düşen Gölgeler romanımda bir bölüm koymuştum, şehir takımı tutmakla ilgili. Onu paylaşmak ve sana öyle teşekkür etmek isterim.
“İstanbul'da final maçımız var. Taraftarlar oraya gidiyorlar. Onlarca otobüs de dün
gece yola çıktı.” dedi. Ömer, futbolla hiç ilgilenmezdi. Ancak hoşuna giden şeylerden birisi geniş kitlelerin aksine yerel takımları tutan insanlardı. Onlara saygı duyuyordu. Çünkü onlar
güçlülerin sisteminde hayatları boyunca bir tek şampiyonluk bile yaşayamayacaklarını bildikleri halde aidiyet hislerinin etkisiyle kalabalıkların değil, kendinden olanın yanında yer alabiliyorlardı.