Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Aydın giritli - eşitsiz gelişim yasası
"Rusya burjuva devrimini o denli geç tamamladı ki, burjuva devrimini proleter devrimine dönüştürmek zorunda kaldı. Başka türlü söylenirse: Rusya diğer ülkelere göre o denli gecikmişti ki, en azından bazı alanlarda onları aşmak zorundaydı."1 Eşitsiz gelişim bundan daha güzel nasıl ifade edilebilir? Olguyu, Rus Devrimi'nin hazırlayıcılığını ve ihanetini birlikte yüklenen, önce önderlik edip, sonra sırt çeviren Trotskiy' den daha güzel anlatmak mümkün mü? Eşitsiz gelişimin bizatihi ürünü, eşitsizliğin en yoğun anında zirveye tırmanan, ama aynı yasa tarafından yaşayan tarihin dışına itilen Trotskiy devrimin üzerinden on yılı aşkın süre geçtikten sonra İstanbul Büyükada'da yukarıdaki satırları yazdı. Rus Devrimi'nin etkileyici tasvirlerine hem eşitsiz gelişme yasasının usta formülasyonlarını hem de aynı yasanın küçültücü bir saygısızlıkla yadsınmasını peşpeşe sığdırabildi: Bir yanda yaşanmış toplumsal atılıma dair söylediklerinin bazı yönleri; tam karşısında ise tek ülkede yeni bir hayat yaratmaya gösterdiği inançsızlık... 20. yüzyılda aşamacı düşüncenin teorik bir zenginliğe ulaşabilmesi kategorik olarak olanaksız. Trotskiy bir kez söyledi "gecikmiş olunduğu için ileri atılınıyor." Her aşamacılık eninde sonunda nesnelliğin geriliğinden, geri hedefler çıkarsamak için dem vurur. 1917'den beri ilerleyebilmenin tek yolunun, öndekinin peşi sıra gitmek değil, onu aşmak olduğu, biliniyor olmalı. Geri nesnellik, içerisinde biriktirdiği eşitsizliklerle bu sıçramanın olanaklarını sunuyor. Bu olanakların siyasal alanda en önemli kalemi, örgütlenmenin etki ve hareket kabiliyetinin eşitsizlikler ortamında ciddi ölçüde genişlemesidir. Bu yüzden her aşamacılık, örgütün ve önderliğin rolünün boyutlarını sindiremeyen bir teorik sisteme hapsolmuştur.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.