Kitap Irmak isimli karakterimizin çocukluğuna bir bölümlük yer vererek başlıyor.Anne ve babası ırmak 6 yaşında iken düğünlerin düzenlerken -tek gecelik bir yanlıştan dünyaya geldi ve babasının ırmaktan haberi yoktu- düğünde aşık olduğu 20 li yaşlarda ki kuzeninin ona küçük demesi ile koşarak bahçeye çıkmış ve duvar kenarına oturup ağlamaya başlamıştı.Küçük gözlerini elleri ile ovuştura ovuştura ağlarken yanında hissettiği hareketlik ile kafasını çevirmiş, yanında oturan tatlı çocuğa bakmıştı.En fazla 9-10 yaşlarında görünen çocuk Irmak'a bakarken elinde tuttuğu küçük çiçek buketini ona vermiş, çiçekleri de masanın üzerinden aldığını söylemişti.Irmak bunun üzerine gülerken karşısında ki çocuğun yeşil gözleri Mert'i -aşık olduğu kuzeni- unutturmuş, kalbinin rotasını ona doğru çevirmişti. Çocuk o güldüğünde ayağa kalkıp ona gitmesi gerektiğini söylerken isminin Yağız olduğunu belirtmiş, ancak kızın ismini sormadan babasının korkusu ile eve koşmuştu. O günden sonra yılları geçerken ikinci bölümde üniversite sınavının çıkışından başlıyor.tüm akrabaları onu kapıda beklerken ona çok güzel geçtiğini ve hayalinde ki üniversiteye -İstanbul Hukuk- gitme planları yaparken ailesi ile geçirdiği günün ardından ailesi ile geçmişi pek de iyi olmayan Sarp abisinin yanına gider.Sarp abisinin odasının -avukat kendisi- önünde beklerken içeriden bağırış sesleri duymuş, bir süre bekleyip kapıyı çalıp içeriye girmiştir.İçeride iki adam, -20li yaşlarda- var.Sarp Irmak'ı görmesi ile ayağa kalkarken ona yeğenleri Barış ve abisi Savaş'ı tanıştırmış ancak Savaş oralı olmayıp sinirle odadan çıkmıştır. Irmak Barış karakteri ile tanışıp gayet de güzel anlaşırken onunda İstanbul hukukta okuduğunu öğrenir.Odaya tekrar Savaş girerken Sarp dışarıda onunla konuşur.O süreçte de gayet iyi anlaşan Batış ve Irmak odadan çıkar ve ikisi bir eve doğru yönelirler... Okulun ilk günün de üniversite stresini Barış'ın yanında olması sayesinde atlatırken ikisi de dersleri bittiğinde birlikte eve doğru giderlerken Savaş arkalarından onlara yetişip tekrar Barış'a bağırmaya başlarken Barış sessiz kalır ve bir tepki ortaya koymaz.Savaş'ın siniri artarken sonradan Barışın yanında fark ettiği Irmak ile susar.Sinirlerine sakin olmaya çalışırken Barış'a arabaya binmesini Irmak'ı da eve bırakmak istediklerini söylerken ırmak ilk baş kabul etmez ancak ısrarlar üzerine arabaya biner. Arabada Savaş konuşmayı başlatırken Irmak'a hep böyle sinirli ve asabi olmadığı anlatmaya çalışırken Irmak onun hakkında çoktan kelime listesi tutmuştu; asabi, kükrek adam, sinirli ve patavatsız... Ertesi gün okul çıkışında Savaş Irmak'ın karşısına dikilirken ona dün düşündüğü gibi bir adam olmadığını söyler ve ondan bunu kanıtlamasına izin ister.Irmak her ne kadar istemese de zorla arabaya biner ve aynı gün saatler sonrasında Savaş onu eve bırakırken onunla ilgili düşünceleri tamamen değişmiştir; centilmen, nazik, tam bir beyefendi ve aç!... Onunla tanıştıktan sonra Barış ve Savaşla iyi bir dostluk edinirken ilerleyen günlerde okul çıkışlarında artık Savaş Irmak'ı alıp bir yerlere götürmeye başlar.Yine böyle bir günde Irmak'a söz verdiği sinema için beklerken Irmak Savaş'ın solgun yüzüne bakar ve ellerini yüzünde gezdirir.Ateşinin yüksekliği elini yakarken sinemayı iptal eder ve doktora gitmesini ister ancak Savaş doktora gitmeye gerek görmeyince onun evine giderler ve Irmak ona güzel bir mercimek çorbası pişirip içirtir.Yemekten sonra güzel bir sohbet yaparlarken Irmak çocukluk aşkı Yağızdan bahsetmeye başlar. Yağızdan hoşlandığını öğrenince Savaş'ın dudakları hafifçe gülerken, içinde sezemediği bir sıcaklık olmuş ve Yağız karakterinin aslında.... Normal wattpad kitaplarına göre farklı bir konuya ve o sert mizaçlı katı kurallı adamlar yerine duygusal ve centilmen bir beyefendinin alması beni mutlu etmişti.Diğer wattpad kitaplarından farkı ailevi bağlardan da bahsetmesi olurken eğlenceli, zaman geçirmelik bir kitaptı.

AteşkesGizem Bilici · Yakamoz Yayınları · 2016308 okunma

·

17 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

Ayça Kaya