Bilimkurgu benim vazgeçilmez türümdür. Hep geleceği merak ederim. Geçmişi ise yalnızca bugüne ulaşan tek yönlü bir solucan deliği gibi görürüm. Bilginin o delikten bugüne aktığı ve bizim anlamamızı sağlayan. Gelecek ise bu deliğin ileriye uzaması ancak bir çok başka deliğe yol ayrımı olan bir yapı. Her ayrımı geçince ardından kapanır. Her geçiş ise bir anlıktır. Ya dön ya düz git.
Tevfik Uyar'ı yeryüzü müzesindeki bir öyküsüyle tanımıştım. Kurgusu sevince kimin yazdığını merak edip sonrasında tanıdığım bir yazar oldu. İyi ki de olmuş. Kalemini ve düşünce yapısını sevdim ben. "Tek Kişilik Firar" ise 12 öyküden oluşan bir betik. Ama bir özelliği var ki kendisi de sonradan anlamış, bilimkurguyla ilgilenmeyenlerin de okuyabileceği bir kurgu ortaya çıkarmış. Zemini bilimkurguya dayalı ortamlarda geçen öyküler. Çok da sevdim ben. Öneririm de. Oldukça akıcı kurgu ve biçemiyle kıvanarak okudum.
En beğendiklerim ise:
1) Zaman Fikri
2) Yüz Elli
3) Galaktik Tiyatro
4) Çelınçbuk
5) Tanrı Misafiri
6) Miras
7) Hayat Boktan oldu.
'Tek Kişilik Firar', 'Fırıldak', 'Dört', 'Son Mektup', 'Minibüs Klonu' ise diğerleri. Toplamda 143 bet zaten. Ama mutlaka okuyun derim çünkü özgün düşünceler var içinde.