Ainsworth ve Bowlby (Ainsworth ve Bowlby, 1991; Bowlby, 1969) tarafından geliştirilen Bağlanma Kuramı, bebek ve bakım veren kişi arasında kurulan
duygusal bağın yaşam boyu gelişim üzerindeki etkilerine odaklanan, oldukça kapsamlı bir yaklaşımdır. Bowlby, Freud'un sezgisel olarak işaret ettiği erken dönem ilişkilerinin kişilik gelişimi üzerindeki etkilerini görgül bir zemin üzerinde tekrar
ele almış ve özellikle gelişimsel psikopatoloji yaklaşımı için güçlü bir kuramsal ard alan oluşturmuştur. Bowlby'nin yaklaşımının getirdiği en önemli yenilik, gelişimin özünü oluşturan temel motivasyonun işleyişine ilişkin dinamikleri iç
dünya odaklı “Dürtü/Kontrol Modeli” aracılığıyla değil, kişiler arası alana odaklanan “Davranış Kontrol Sistemleri” aracılığıyla açıklamayı hedeflemesidir. Kişi
içinden (intrapsişik) kişiler arasına (intrapersonel) olan bu odak değişikliğinin, gelişimsel psikopatoloji açısından fantaziden gerçeğe doğru köklü bir değişim
olduğunu iddia etmek pek de hatalı bir saptama değildir. Bowlby’e (1979) göre, bu duygusal bağın kurulumu, sürekliliği, bozulması ve yeniden kurulumu her türlü duygunun anlamlandırılması, düzenlenmesi ve ifadesi üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Bu nedenle, bağlanma, normal gelişim kadar patolojik olan konusunda da oldukça önemli bir çerçeve sunmaktadır (Holmes, 1993),
Sayfa 191 - Koç Üniversitesi Yayınları