Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Önsöz
Hepimiz konusmanın hikmetini biliyoruz. Başımız sıkıştığında başka bir insandan yardım isteriz. İnsana kulak verilmesi, kaçınılmaz biçimde yeni bakış açıları üretir. Aldığımız yardım sadece söylenen sözlerde değil, aynı zamanda insanlar arasındaki ilişkinin bilinçdışı düşünmeyi teşvik eden sağaltıcı konuşma sürecinin iyileştirici niteliğindedir.Başımız sıkıştığında halden anlayacak biriyle konuşmak kritik bir olaydır. Bunu hepimiz biliyor, hepimiz yapıyor, bunun işe yaradığının kanıtlanması için sonuç mütalaalarına ihtiyaç duymuyoruz. Ancak yine de insanın en zorlu zihinsel ve varoluşsal ikilemlerden çıkabilmesinde yardımı dokunan bu çok eski yöntem, şizofrenik insanlar için çok sık göz ardı edilmektedir. Kişiye, şizofreninin etkisine girdiği ilk haftalarda yoğun psikoterapi imkânı sağlanması halinde, klinik tedavi uzmanının söz konusu kişide psikozlu olmayan bir işleve geri dönüşe tanıklık etme şansı oldukça fazladır. Yoğun terapi işe yarar. Yoğun terapi özellikle şizofreni başlangıcını tersine çevirmekte etkiliyken, ergenlik çağındaki kişiler için neredeyse kaçınılmaz bir durumdur. Anoretikler* gibi, şizofrenler de çocukluktan yetişkinliğe geçiş yapmakta sorun yaşarlar. Ancak bu süreçte benlikler bocaladığından, tam da bu nedenden ötürü, bu insanlar dönüş yaparak hayatlarını tekrar normal düzene oturtmayı başarabilirler. Her türlü rahatsızlığa karşın son derece kırılgan olsalar da, bu geçirgen olma hali onların sağaltıcı değişimlere eşsiz biçimde açık olmalarını sağlar.
Sayfa 18 - YKY
·
12 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.