Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

İmmanuel Kant (1724-1804)
"Tanrı'ya giden tek yol, onun 'pratik akıl' dediği, ahlaki vicdanın özerk bölgesinden geçiyordu. Dinin, kiliselerin katı kurallı otoritesi, insanların kendi güçlerine güvenmelerini ve Öteki'ne bağlanma cesaretlerini engelleyen dua ve ayin gibi çoğu tuzağını Kant bir kenara attı. Ama Tanrı düşüncesine özünde karşısın değildi. Yüzyıllar önce Gazali'nin yaptığı gibi, Tanrı'nın varlığına ilişkin geleneksel tartışmaların yarasız olduklarını savundu çünkü zihinlerimiz yalnızca uzay ve zamanda varolan şeyleri anlayabilirdi ve bu kategorinin ötesinde yatan gerçekleri düşünmeye elverişli değillerdi. Ama insanlığın bu sınırları aşmaya ve bize uyumlu bir bütün olarak gerçeklik görüşünü kazandıracak bir birlik ilkesi aramak için doğal bir eğilimi olduğunu da kabul etti. Bu Tanrı düşüncesiydi. Mantığa göre Tanrı'nın varlığını kanıtlamak olanaksızdı ama aksini kanıtlamak da olanaksızdı. Tanrı düşüncesi bizim için gerekliydi: Kapsamlı bir dünya düşüncesi oluşturabilmemiz için ideal sınırı bize o gösteriyordu."
Sayfa 449 - Pegasus Yayınları 2017Kitabı okudu
·
7 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.