Gönderi

"NEYZEN ve İnönü..."
Neyzen’in, Sultan Hamit zamanından beri İstanbul Belediyesi’nden her ay beş altın lira alması vardı. Sonra zaman değişti. Güya Cumhuriyet oldu. Neyzen parayı sevmez ve tutmazdı. Derdi ki, “Bu bok, cebe koymak için değildir. Üstüne atılınca, yani para eline geçince derhal defetmek gerekir.” İşte o kağıt beş lirasını, üç-beş ayda bir aklına geldikçe gider belediye muhasebesinden alırdı. Yine bir seferinde parasını almaya gidince, memurlar sıkıla sıkıla, “Efendim, bundan böyle maaşınızı veremiyoruz” demişler. Atatürk’ün İnönü devrinin sona ermesi olan 1947’ye kadar İstanbul, Ankara ve İzmir’in valileri, seçimsiz olarak bu illerin belediye reisliğini de yürütürlerdi. İşte İstanbul valisi, aynı zamanda belediye reisi de olan Doktor Lütfi Kırdar bütçeyi tetkik ederken Neyzen’in tahsisatına rastlıyor. “İradeyi Seniye” ile İstanbul Şehremanetinden her ay beş lira almaya hak kazanan Neyzen Tevfik’i görünce, “Yahu, bu ne demek? İradeyi Seniye padişah emri; şehremaneti ise imparator devrindeki İstanbul belediyesi idi. Cumhuriyet devrinde böyle şey olur mu?” deyip bütçeden Neyzen’in tabirince onu “tay” ediyor. Yani uçuruyor, çıkarıyor. İşte Neyzen, Lütfi Kırdar’a bu nedenle kızgınmış. Bir gün Fatih Parkı karşısında bir meyhanede otururken, bakıyorlar ki, o zamana göre korkunç bir gürültü. Meğer Reisicumhur İnönü geçiyormuş. Etraftaki tüm motorsiklet ve jipler korna çalıyorlar. Fakat tesadüfen İnönü’nün arabası bir trafik tıkanıklığında tam meyhanenin önünde durmuş. Neyzen, yine mahmur mahmur bakarak, “Kim bunlar?” demiş. “İsmet Paşa” diye cevap vermiş yanındaki İhsan Ada. “Peki, o heykel gibi herif kim?” “Lütfi Kırdar” demiş İhsan. Lütfi Kırdar, uzun boylu, esmer, iri yarı tipik bir Kürt erkeği idi. Bir de melon şapkası vardı. Neyzen’in dediği gibi, cidden müheykel, yani heykele benziyordu. Neyzen, sık sık kriz gibi girdiği asabi hallerden birisine girerek, hemen şu dörtlüğü söyleyiveriyor: “Yaa İsmet Paşa; sıçtın Kürt Lütfü’yü İstanbul’a vali diyerek Bari tüy dik de, üfür aleme karşı bokunu Ama teskin edemezsin halkın terese karşı olan hışmını Sokmuş olsan götüne partinin altı okunu” (Musa Anter-Hatıralar 1-2)
·
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.