Suçlar, toplumun sosyal durumuyla yakın ilişkidedir, ancak toplum bunu kabul etmek istemez. Kendisini suçlayan koşulları kabullenmemek için deve kuşu gibi kafasını kuma gömer ve suçun yalnızca işçilerin "tembelliği"nde ve keyif düşkünlüğü"nde ve "dini inancın" yetersizliğinde olduğu yalanıyla kendisini kandırır. Bu kendi kendini kandırmanın en kötü, veya riyakarlığın en iğrenç türüdür. Toplumsal durum çoğunluk için ne kadar elverişsizse, suçlar o kadar çok ve ağırdır. Varolma mücadelesi en sert ve zorba görünümünü alır, Toplumsal bağlar gevşer ve insan insanlara düşman olur.