Zelotlar
Eski ve Yeni Ahit’te sıkça geçen Yunanca “zelos”, İngilizce “zeal” kelimesi bir kişinin
bir konuda çok istekli ya da kararlı olmasını sağlayan güçlü bir ilgi ya da şevk duygusu
olarak tanımlanır. “Zealot” ise M.S. I. yüzyılda Filistin bölgesinde Roma işgaline karşı
mücadele eden fanatik militanlardan oluşan bir dini mezhep olarak karşımıza çıkar.272
İsa’nın on iki havarisinden biri olan Simon’un da Zelot olduğu bilinir. Türkçe
metinlerde kendisinden yurtsever Simun olarak bahsedilir.273 İsa gerçekten Kilise’nin ve
Pavlus’un İncillerde ortaya koyduğu şekliyle bir sevgi ve barış sembolü müydü? Yoksa
gerçekten Roma işgaline karşı çıkan fanatik bir devrimci miydi? İsa’nın şu sözleri
“Yeryüzüne barış getirmeye geldiğimi sanmayın. Ben barış değil, kılıç getirmeye
geldim.” temel hıristiyan düşüncesini sorgulamaya neden olmaktadır.
Günümüze değin birçok kişi İsa hakkında çeşitli yorumlar yapmış ve Ona çeşitli
ünvanlar vermiştir. Kimi zaman sadece bir peygamber olarak kabul edilmiş, kimi zaman
olağanüstü güçleri bulunan bir derviş olarak algılanmış ya da kimi zaman din yıkıcı
olarak lanse edilmiştir. Hatta Ona devrimci (zelot) diyenler bile çıkmıştır.274 Bu konuda
uluslararası saygın bir din bilimci olan Reza Aslan275 “Zelot” (2014) adlı kitabında;
“İsa kimdi, o gerçekten bir Tanrı mıydı, yoksa yoksulluğa karşı ayaklanan Yahudi bir
devrimci miydi?” sorularına yeni bir bakış getirerek dogmatik hıristiyan geleneğinden
farklı bir yaklaşım ortaya koyarak İsa’nın bir zelot olup olmadığını tartışır. Aslan, eserin
Giriş kısmında “Bu kitap, tarihteki İsa’yı, Hırıstiyanlıktan önceki İsa’yı; iki bin yıl önce
Celile kırsalında dolaşmış, Tanrı Krallığı’nı kurma hedefiyle idealist bir hareket için
yandaş toplamış ancak Kudüs’e girişi ve Tapınakta yaptığı sözlü kara saldırının
ardından misyonu başarısız olmuş, Roma tarafından isyan suçu ile tutuklanıp idam
edilmiş, siyasi bilince sahip devrimci Yahudi’yi mümkün olduğu ölçüde yeniden ortaya
çıkarma çabasıdır”276 diyerek amacını özetler.