Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Lozan Antlaşması ve Kürtler Yunan-Türk Savaşı’nın devamı (1919-1922) boyunca Mus­tafa Kemal, bir çok defa Kürt liderlerle ilişkiye geçip, onların hiç olmazsa tarafsız kalmalarını sağlamak ve devamında yar­dımlarını alıp savaşı zaferle sonuçlandırmak, sonrasında Kürt- Türk Federasyonu kurmak düşüncesindeydi. Bu sözleri çerçe­vesinde, birçok Kürt Aşireti Mustafa Kemal’i destekleyip, Bü­yük Millet Meclisi’ne katılmayı (1920) kabul etmişlerdi. Onları inandırmak için, Mustafa Kemal, Kürdistan’a gitti ve yeni dev­letin kurulmasına yardım ederlerse, Kürtlere, yönetim ve yasa önünde eşit haklara sahip yaşayacaklarını belirtti.Kürtler gelecek kritik yıllarda, asgari bir politik örgütleri ve eylemlilik içinde politik liderleri olmadığından, uluslarara­sı ilişkilerdeki deneyimsizlikleriyle dünyada ve Milletler Top­luluğu’nda oynanan politik oyunları anlamayı başaramamış­lardı. Lozan Antlaşması’nm hazırlık görüşmelerine (Kongre, 20 kasım 1922’de başlamış. Şiddetli tartışmalar nedeniyle, 23 Nisan 1923’de tekrar başlamak üzere 4 Şubat 1923’de kesil­mişti.) taraf olarak davet edildikleri halde, 24 Haziran’da Ant­laşma Metni’nin son hali imzalanırken Mustafa Kemal’e gü­venmişlerdi. M. Kemal ise, Kürtlerin resmi temsil hakkını ya­zılı olarak onlardan alıp, kendi zimmetine geçirmiş ve İsmet İnönü’nün onları pazarlıklarda temsilini sağlamıştı.Böylelikle, Lozan Antlaşması Metni’nde Kürtlerden hiç bahsedilmedi. Kemal’in yapacağı yasalar ve yönetimindeki halklarla ilgili verdiği sözler lafta kaldı. Çünkü, bütün çabası “ulus devletini” kurmaya yöneliyordu. Oysa, temelde bünye­sindeki vatandaşların 32 ırkın oluşturduğu çok uluslu bir mo­zaik olmalarına karşın bunu yapmaya çabalıyordu. Nitekim, Halifelik lağvedilerek (3 Mart 1924), Müslüman olan ulus otomatikman Türk Ulusu’na çevrildi ve “Türkiye Cumhuriye­ti böylece kurulmuş oldu. Ve aynı gün çıkarılan bir kararna­me ile, bütün Kürt birlikleri kanun dışı bir konuma getirildi. Kürt Dili’nde çıkarılan yayınlar ve Kürt Dili’nin okullarda öğrenilmesi yasaklandı. Yeni ulus-devleti, Kürtlerin politik örgütsüzlüğü, Yunanlılar, Ermeniler ve Süryaniler’in yıkıntı­ları ve kanları üzerine kurulurken; artık dört ayaklı temele da­yanıyordu: “tek devlet, tek ulus, tek dil ve tek din”.
·
4 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.