Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

904 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
24 günde okudu
Yaşananlar öyle kolay unutulur mu? Mızrak artık çuvala sığar mı?
Dostoyevski'nin 1872 yılında tamamladığı büyük romanı Ecinniler, düzeni değiştirmek için bir araya gelen idealist gençlerden oluşan bir örgütün küçük bir Rus kasabasının sıradan hayatında yol açtığı büyük ve sarsıcı değişimleri anlatır. Kariyerinin daha çok başında muhalif Petraşevski grubuna üye olmak ve devleti yıkmaya çalışmak suçlamalarından idamdan dönen Dostoyevski bu tarz küçük hücrelerde neler yaşandığını çok iyi biliyordur, o yüzden de romanına bu hayatı tüm gerçekliği ile yansıtır. Dostoyevski’nin hep yaptığı gibi hikayenin merkezi yönetime başkaldırı olsa da hikayeyi çevreleyen karakterlerin çeşitliliği, derinliği ve yan hikayeler romana müthiş bir güzellik katar. Bir yanda sıkıcı kasaba yaşantısını -Nuri Bilge Ceylan’ın “Kasaba” filmini hatırlayın- ve kasabada çoğunlukla pinekleyerek zaman geçiren iyi niyetli, saf ve tembel soylu kesimini tanırız; diğer yanda ise yurtdışındaki özgürlükçü fikirlerden etkilenmiş, köhnemiş yönetimden sıkılmış, geldikleri bu sıkıcı kasabada devletin otoritesini sarsacak çarpıcı bir eylem yapmak isteyen ama nasıl yapacağını bilemeyen romantik Rus idealist gençlerini görürüz. Tonton ihtiyar Stefan Trofimoviç… romanda Rusya’yı temsil eder. Evladının kendisini beğenmemesi, küçümsemesi, tüm değerleri ile dalga geçmesi Stefan Trofimoviç’i kahreder; küser, gücenir evladına. Halbuki geçmişte kumar borcu nedeniyle insanını gözünü kırpmadan kaybetmiştir ve şimdi olayların çığrından çıkmasına sebep olan işte bu insanıdır. “Barışalım” der Stefan Trofimoviç; Rusya evlatlarını, evlatları ise Rusya’yı bağışlasın ister. Görgülü, kibar, sert, tembel, anlayışsız, kifayetsiz baba; genç, delifişek, meraklı, öfkeli evlatlarını onca ihmal ettikten sonra yaşananları unutmak ister. Yaşananlar öyle kolay unutulur mu? Mızrak artık çuvala sığar mı?
Ecinniler
EcinnilerFyodor Dostoyevski · Türkiye Kültür İş Bankası Yayınları · 20195,5bin okunma
··
105 görüntüleme
Seda okurunun profil resmi
Çok güzel anlattığına eminim ama yalan yok okumadım, zira Haziran ayında okumak üzere ayırmıştım geçenlerde. Can Yayınları baskısı var elimde, ismini Cinler olarak çevirmiş ama...
3 önceki yanıtı göster
AkilliBidik okurunun profil resmi
Ergin Altay çevirisinden okumadığım için karşılaştırma yapamayacağım maalesef;
Turhan Yıldırım
Turhan Yıldırım
üstad daha iyi biliyordur. Ancak Mazlum Beyhan çevirisini çok beğendim. Bana zaten "Ecinniler" ismi kitabı daha iyi tanımlıyor gibi geliyor. "Cinler" deyince sanki direkt cinler işin içinde gibi bir hava oluşuyor, halbuki Dostoyevski'nin romandaki idealist Rus gençleri için kurgusu daha çok "cinlerden haber almış, onlardan etkilenmiş", yani "ecinni" gibi... Okumanı şiddetle tavsiye ederim, beğeneceğine eminim. İncelemede biraz fazla yüzeysel geçtiğim için yanlış anlaşılmasın; yine kalabalık bir arka plan ve derin karakter analizleri ile, kuşak çatışması, din-siyaset ilişkisi, yeni siyasi akımlar, toplum düzeni eksenlerinde çok sevdiği Rusya'sının geleceğini tartışıyor Dostoyevski. Eski ve yeni kuşaklar arasında kapanması imkansız farklılıkların Rusya'sını parçalayacağını hissediyor ve çok korkuyor; aynı yollardan geçmiş biri olarak da her iki tarafı, artıları ve eksileri ile, çok iyi anlıyor. Velhasıl oku derim sevgili @seda_bera; hatta başlarken haber verirsen ben de bir kez daha okurum bu bahane ile...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.