Dostoyevski'nin 1872 yılında tamamladığı büyük romanı Ecinniler, düzeni değiştirmek için bir araya gelen idealist gençlerden oluşan bir örgütün küçük bir Rus kasabasının sıradan hayatında yol açtığı büyük ve sarsıcı değişimleri anlatır. Kariyerinin daha çok başında muhalif Petraşevski grubuna üye olmak ve devleti yıkmaya çalışmak suçlamalarından
Çok güzel anlattığına eminim ama yalan yok okumadım, zira Haziran ayında okumak üzere ayırmıştım geçenlerde. Can Yayınları baskısı var elimde, ismini Cinler olarak çevirmiş ama...
Ergin Altay çevirisinden okumadığım için karşılaştırma yapamayacağım maalesef;
Turhan Yıldırım üstad daha iyi biliyordur. Ancak Mazlum Beyhan çevirisini çok beğendim.
Bana zaten "Ecinniler" ismi kitabı daha iyi tanımlıyor gibi geliyor. "Cinler" deyince sanki direkt cinler işin içinde gibi bir hava oluşuyor, halbuki Dostoyevski'nin romandaki idealist Rus gençleri için kurgusu daha çok "cinlerden haber almış, onlardan etkilenmiş", yani "ecinni" gibi...
Okumanı şiddetle tavsiye ederim, beğeneceğine eminim. İncelemede biraz fazla yüzeysel geçtiğim için yanlış anlaşılmasın; yine kalabalık bir arka plan ve derin karakter analizleri ile, kuşak çatışması, din-siyaset ilişkisi, yeni siyasi akımlar, toplum düzeni eksenlerinde çok sevdiği Rusya'sının geleceğini tartışıyor Dostoyevski. Eski ve yeni kuşaklar arasında kapanması imkansız farklılıkların Rusya'sını parçalayacağını hissediyor ve çok korkuyor; aynı yollardan geçmiş biri olarak da her iki tarafı, artıları ve eksileri ile, çok iyi anlıyor.
Velhasıl oku derim sevgili @seda_bera; hatta başlarken haber verirsen ben de bir kez daha okurum bu bahane ile...
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.