Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

84 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Yine elli sayfa okuyup yüz elli sayfa not aldığım bir B. C. Han kitabının sonuna geldim. Mademki o kadar not aldım, bunu 1000Kitap’ta da yazayım, ileride bakınca kitabın bana neler kazandırdığını hatırlamış olurum, dedim. Kitap; ifşa, teşhircilik, apaçıklık, porno, olumluluk, ivme toplumu gibi kategorilere ayırarak günümüzdeki toplumu inceliyor. Ben yazarın metnindeki teknik bilgileri değil, bu teknik bilgilerin içinde yaşadığımız coğrafyadaki yansımasını maddelerle anlatmaya çalışacağım. Bakalım olacak mı… 1) İçinde yaşadığımız toplum bir ifşa toplumudur. Dolayısıyla bu toplumda düşünülen her olumlu veya olumsuz değer teşhir edilmiştir. Örneğin güneydoğuda öğretmenlik yapan bir öğretmen, öğrencilerine yapılan her yardımı video ile kayıt altına alıp internette yayabilmektedir. Çocuğun o anki belki buruk halini pek de gözetmesi gerekmez. Her çocuğu kafasında mutlu olarak tasarlayabilir. Ellerinde yeni ayakkabılarıyla, elbiseleriyle gülümseyen çocuk görselleri onun için yeterlidir. Çocuğun bir sirk hayvanı olmadığını, kanlı canlı, duyguları olan bir birey olduğunu bilmesi pek gerekmez. Videoyu izleyen, paylaşan arkadaşları da bu durumdan katharsis benzeri bir haz duyar. Kendileri böyle yoksul halde değildirler, yoksul durumda olan “başkalarının çocuklarıdır.” Kendiler, sanki bir modern İsa gibi bilgisayarın başına kurulur ve yardım edilmiş çocukların derinlerindeki buruk acıdan keyif duyarlar. 2) İçinde yaşadığımız toplum bir gösteri toplumudur. Acı ya da tatlı her anı, böylece gösterinin içinde dahil edilebilir. Artık organik bir acı bulunmaz. Sadece rol yapılır. Örneğin 10 Kasım’da Atatürk tüm okullarda bir sürü straforlu kartonlarla,oratoryolarla anılır. Artık yas tutulmaz. Sahnedeki öğrenciler izlenip yüze bir mutsuzluk pozu verilir. Ata’yı anarak bireyler kendini de temize çeker. Başka bir grubun üyesi değildirler. Bu durum, onları mutlu etmek için yetebilir. Bu konuda bir yazı da yazmıştım: #55168789 3) Yazarın belirttiği gibi “Şeffaflık toplumu, aynının cehennemidir.” Böyle düşündüğümüz için de etrafta Suriyelileri istemeyiz. Hele deniz kenarında mutlu olabilen bir Suriyeliyi görmeye katlanamayız. Onlar memleketlerinde savaşmayıp buraya gelmiş, bizim güzide denizlerimizi, plajlarımızı kirletiyordurlar. Bu ve buna benzer birçok fikri akılcılaştırıp aslında bir faşist olduğumuz gerçeğini kamufle ederiz. 4) Toplumumuz bir ivme toplumudur da, her şey hızlı olmalıdır. İnternetteki iletişimin hızı da. Olumsuz bir durum, her şeyi yavaşlatır. Yazar, burada Facebook’taki beğeni tuşunu örnek gösteriyor. Beğenme butonunun olmadığını ifade ediyor. 1000kitap’a da bu açıdan bakılabilir. Beğen var ama beğenme ikonu yok. Sitenin bir de böyle denendiğinde ne sonuç vereceğini bilmiyoruz. 5) Toplumumuz apaçıklık toplumudur. Oysa yazara göre güzel olan örtülüdür. Kendini bir sırrın etrafında ifade eder. Apaçık olanlar hiçbir sır barındırmadığı için de çekici gelmeyebilir. Üniversitede okurken sınıfın bütün erkekleriyle içtiğimiz bir gece, bir arkadaş ortaya farklı bir konu atmıştı: “Etrafımızdaki en seksi kız kimdi?” Çoğu arkadaşımız beklenmedik bir şekilde kapalı bir kızın adını vermişti. Hatta bunun neden böyle olduğunu da uzun uzun tartışmışlardı. Anlaşılan gizem, onları kendine çekmiş, iç gıcıklayıcı bir etki yapmıştı. Kitap hakkımdaki benim çıkarımlarımdan bazıları bunlar. Okuyan herkes günümüz toplumuyla ilgili birçok çıkarımda bulunabilir. Milyonlarca bakış açısı var ne de olsa. Şimdi iyi geceler, iyi 1000kitaplar ve happy christmas!
Şeffaflık Toplumu
Şeffaflık ToplumuByung-Chul Han · Metis Yayıncılık · 20172,089 okunma
··
2.209 görüntüleme
Samet Ö. okurunun profil resmi
Hayatın içinden yansımalarla dolu 'yaşayan' bir inceleme yazmışsınız hocam. Kaleminize sağlık. :) Biraz daha uzun olsa dedim okurken, sanırım B.C.Han'ın kitabı da böyle bir etki yaratıyor.
Barbaros okurunun profil resmi
Sağ olun, sırada başka kitapları var. 😊 Notlarım çok uzundu da bir kısmını yazdım sadece, arşa uzayacaktı yoksa yazı 😀
.Z. okurunun profil resmi
Güzel örneklendirmişsin hele şu ifşa yok mu farketmeden parçası oluyoruz. 5 tartışmaya açık :)
Barbaros okurunun profil resmi
Beş biraz kritik bir konu :) Yazarın görüşüne göre yorumladım. Yazar da güzeli, kapalı ve örtülü olmakla nitelendiriyor. Bu soyut bir konuyla da ilgili olabilir somut da. Yüce olanın ise farklı olduğunu, her güzel olanın yüce olmayacağını anlatıyor. Çok uzun bir konu aslında :)
1 sonraki yanıtı göster
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.