Fakat Leyla gibi sarayda büyük bir güç sahibi olan kadınla nasıl mücadele edilebilirdi? Asıl sorun buydu. Yaşı yirmi beşe gelmesine rağmen, Leyla hâlâ Sultan’a olan yakınlığını ve yerini koruyabilmeyi başarabilmişti. Çakmak çakmak bakan gözleri, güzelliği ve buna ilaveten, yapılan dedikodulara göre, yatakta az bulunur cinsten marifetleri sayesinde kendine sağlam bir yer edinmeyi başarmıştı Leyla. Sultan’ın çabuk sıkılan, ilgisini yitiren bir mizaca sahip olmasına karşın bu kadın ona her zaman yeni bir şeyler sunarak ilgisini canlı tutmanın bir yolunu bulmayı beceriyordu. Artık Lâl-i Gül de bir kadının yataktaki saklı gücünü anlayabiliyordu...