Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

280 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı okuduktan sonra oluşan duygu ve düşüncelerimi tam olarak nasıl ifade edeceğimden pek emin değilim. İnsan yaşamı kimseye kusursuz bir hayat sunmuyor, kimileri harika bir çocukluk geçirip yaralarını kan bağı olmayan insanlardan alıyor, kimi çocukluğundan itibaren yaralarını en yakın bildiklerinden alıyor. Kimi bu yaraları kendi içlerinde gerçekten büyük bir başarı ile sarıp sarmalıyor ve yoluna başı dik devam ediyor, kimileri de yaralarını saklayıp unuttuğunu düşünerek devam ediyor. Yaraları sarmadan, yoluna devam etmeye çalışanlar ufacık bir tetikleme ile darmadağın olabiliyor. Kendi içinde çatışıyor, geçmişi ile çatışıyor, etrafındakiler ile çatışıyor, içindeki öfkenin, nefretin, şimdiki ve gelecekteki davranışlarının o sakladığı yaralardan olduğunun farkına bile varmıyor. Farkına varsa bile inanmıyor... Kendini ikna edemiyor.. Kitapta '' Bir insanın çocukluğu, anavatanıdır. '' diye çok anlamlı bir söz var. Hatta çok çok daha fazlası var.. Yaşam akıp giderken, çocuklara, -anneleri-babaları olduğunuz çocuklara- aslında sizin zihninize çok basit gelen bir iki cümle kurarak o çocuğa farklı görevler ya da sorumluluklar yüklediğinizi, ya da fiziksel ya da sözel şiddetin (çocuğun kendisine ya da annesine-kardeşine-babasına karşı) var olduğu ortamlarda yaşattığınız korkuları, panikleri, gözyaşlarını, kırgınlıklarını nasıl çözebileceğini, bunları nasıl toparlayıp düzene koyacağını öğretemezsiniz. Ne kadar etkilendiğini anlayamazsınız. Çocukların tek sorumluluğu mutlu olmaktır öyle değil mi? Bu denli ağır yükleri taşıyamadıkları için hayatlarının sonraki kısımlarında sorun yaşamaları onların suçu sayılmaz değil mi? Yine kitapta ; 124. Sayfada yazarımız der ki; '' Hangi çocuk kendi evinde rahat ve huzurlu olmak istemez ki! '' EMDR yöntemi konusunda yardım almak istediğimden öncelik olarak okuyabileceğim bir kitap var mı diye araştırmaya başladım. EMDR ile alakalı ham bilgi dışında üç farklı danışanın öyküsü-yaşadıkları- yardım aldıkları danışman tarafından kitapta yer alıyor. Gerçekten yaşanan her terapiyi ve geçmiş hikayeleri çok güzel bir şekilde aktarmış Mehtap Güngör... Kitapta sizi rahatsız edecek ne yazım hatası, ne gereksiz uzatmalar, ne gereksiz detaylar hiçbiri yok.. Aslında bu kitabı okumaya karar verdiğimde danışman tarafından bakmaya, EMDR ' ye odaklanmaya , tedaviyi anlamama yardım edecek herhangi bir bilgiye ya da anlatıma odaklanacağımı düşünerek başladım. Ama şuan baktığımda kitapta yer alan üç farklı danışanın hikayesi beni gerçekten çok çok fazla etkiledi. Zaten zihnen karmaşık olduğum bir dönemde, yardım aradığım bir dönemde okumuş olmamın etkisi çok fazla tabiki.. O kadar çok ağladım, o kadar çok cümlenin altını çizdim ki.. hissettiğim ama dile getiremediğim, kelimelere dökemediğim duygularımın ve düşüncelerimin karşıma bir kitapta çıkması daha da derinden etkiledi beni. Çok içerledim.. Açıkcası EMDR ' nin varlığını ya da etkilerini tam olarak idrak edebildiğimi veya mantığını kavradığımı söyleyemem, benim için bu konu hala merak edilenler arasında.. Koltuğa oturma sırası bana gelince birebir öğreneceğim sonuçta :)) Ama dediğim gibi, kitapta anlatılan hikayeler bana çok dokundu, çok etkiledi, söylemek istediklerim ama cümlelere dökemediklerimi gördüm, bolca ağladım, hem kendime hem bu yaşananları kitaba dökmeye cesaret gösterenlere...
Ukde
UkdeMehtap Güngör · Sola Unitas · 2019909 okunma
·
399 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.