HAYAT ARKADAŞININ GÖZÜYLE CIORAN
Ya Beckett?
Cioran’da sürekli görülür bu: Ölümü kabul ediyorum, yaşamı kabul ediyorum, ama doğumu etmiyorum. Aynı şey, doğumun reddi, Beckett’te de vardır: Doğmasak daha iyi olurmuş, o kadar. Oysa hiçbir etkimizin olamayacağı bir olaya dönmenin saçma olduğu da bir gerçek. Cioran bazen Beckett’e içini dökerdi; hiçbir şey olamama, kısırlık, yazamama duygusundan yakınırdı. Beckett ise onu dinler, omuzuna sevecenlikle vururdu, hastasına bakan bir hekim gibi, aynı zamanda da yüreklendirip teselli eden bir dost gibi…
çeviri: