Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Irkçılık, Avrupa kökenli bir kavramdır ve bugünkü anlamıyla ilk kez 17. Yüzyılda doğmuştur. Kant gibi aydınlanma filozofları ve görüşleri ile benimsedikleri hümanist aydınlanma idealleri arasında bir çelişki görmemişlerdir. Örneğin Volteir'e göre zenciler, maymunla insan arasında bir yerde bulunmaktadır. Dolayısıyla hümanizmin kapsamı içinde değerlendirilmeleri gerekmez. Bu yönüyle ırkçılık, sömürgeciliği meşrulaştırma araçlarından biridir. İnsanın yüceltilmesi üzerinden kendini tanımlayan hümanist kültür, Batı dışına çıkar çıkmaz insanları köleleştirmiş, onlara Hayvan muamelesi yapmış, bu tutarsızlığa çözüm bulmak ve vicdanları yakıştırmak içinde hayvan muamelesi yaptığı yerlilerin gerçekte de bildiğimiz anlamda insan sayılamayacağını kanıtlamaya çabalamıştır. Latin Amerika'yı sömürgeleştirenler karşılaştıkları insanların sırtlarında lamalardan daha çok yük taşıyabildikleri için yük hayvanı sayılmaları ve ruhlarındaki kötülükle savaşmak için ağır işlerde çalıştırılmaları gerektiğini iddia etmiş, birçok platformda onların gerçekten insan sayılıp sayılmaması gerektiğini ciddi ciddi tartışabilmiştir.
··
18 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.