Gönderi

200 syf.
·
Puan vermedi
·
6 günde okudu
Kesik Baş
Hüseyin Rahmi Gürpınar kitabın birinci bölümünde insanların birbirlerine yaptığı kötü işlerden, çıkarcılıklarından, aldatmasından ve ahlaksızlıklarından bahsediyor. Sebebini de yiyecek içeceğe bağlıyor. Bunu hemen üçüncü paragrafta bir bilgeden alıntı yaparak gösteriyor bize "Bazı bilgelerin söylediklerine göre ahlak, geçinme, daha açık deyimiyle yiyeceğe içeceğe bağlı imiş... İnsaf ediniz, bu kadar karışık, bozuk yiyecek ve içecekler içinde temiz huylu kalmak mümkün mü? ... Ahlaksızlık da mide fesadı gibidir. Bir kere bozuldu mu artık düzelmez."  Bu kısımı okurken aklıma Kafka'nın Milenaya Mektuplar kitabındaki "dayanılmaz olan yaşam değilmiş, insanlarmış." sözü geldi. Olay örgüsünün girişinden bahsetmek gerekirse; sarhoş halde, elinde büyük bir lahanayla (elinde neden lahana olduğunu kitabı okuyunca anlarsınız ), kuyuya düşen Nafiz efendi kurtarılırken kuyuda bir kesik baş da bulunur. Kesik baş cinayetinin soruşturmasına "bu gibi esrarengiz olayları inceleme ve araştırmada uzman ve başarılarıyla tanınmış Remzi ve Seyit efendiler görevlendirilirler."(sayfa34) Bu iki polisi okuyunca aklıma ister istemez Sherlock Holmes ve Dr. Watson geldi. Remzi ve Seyit olayı araştırırken olayla alakası olan herkesi sorgularlar. Yavaş yavaş çözülen olayda sona yaklaşılırken bizim iki polisin cinayet için şüphelendikleri Flora ve Alber'e benzettikleri Fani ve Bernarla konuşurlarken Floranın Faniye gönderdiği mektupla olayın nasıl olduğu çözülüyor ama mektup çok felsefik bir mektup olduğu için romanın sıradan olmasını engelliyor. Remzi efendi, Seyit efendi, Raif bey, Rasih bey, Nazif efendi, Madam Moiz, Madam Parsih, Leon, Bernar, Fani, Alber, Flora...
Kesik Baş
Kesik BaşHüseyin Rahmi Gürpınar · Oğlak Yayınları · 2019513 okunma
·
57 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.