Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Nietısche’ ye göre kötü vicdan, “kanın ve işkencenin kokusunun ”dünya üzerinden çekilmesiyle egemen olur. Öncesinde değer yaratıcı iyi vicdanlı “soylu" kimselerin yanında, bu değerlere tepkiyle (itaat ya da isyanla) var olan kötü vicdanlılar her zaman olmuştur. Ancak modernlikle beraber kötü vicdan asıl yaratıcı çerçeveyi oluşturur. Modernliği müjdeleyen Kant’ın metinlerinde dahi, “vahşetin kokusunu” almak hâlâ mümkündür (2007: 41). Kant sonrasinda bu değişim tamamına erer ve intikama duyguların karartıldığı, “hayvan insanın kendi güdülerinden utandığı”bir dönem başlar. Dünyevi bir sofuluk içinde, dinin muhteva olarak geri çekildiği ama biçim olarak daha da ağırlaştığı bir zamanın çileciliği kendisini duyurur. Bir bakıma modernlik, Homerik zamanların sonundan bu yana, intikamın, vahşetin üzerini örtmek için, Hıristiyan gelenek içerisinde yaratılmış bir başka dindarlıktır. Tanrı’nın dünya işlerinden geri çekilmesiyle yüzünü gösteren, dünyevi sofuluk ve nihilizmin tanrısıdır. Dünyevi uğraşlar, ötedünya işlerinden kalan boşluğu doldururken, çalışma ve meslek hayatına ait farklı bir çilecilik, maneviyat gereksinimini karşılamaya koşulur. Bu değişimin bir başka karşılığı da, sekülerliğin din halini almasıdır. Bu sayede, sözgelimi Protestanlıkla beraber, bir zamanlar küçük görülen tüccarların yaptıkları tinsellikle donanır. Tüccar, burjuvaya dönüştükçc, sermayesiyle beraber hıncını da biriktirir. Bir türlü biriktirdiğini harcamayan püriten girişimci gibi, hıncını intikama tahvil etmez, farklı girişimlerde sermaye gibi kullanır.
·
10 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.