Alberto Barrera Tyszka'nın Babam Giderken kitabını benim için çok özel bir günde ( babamın ölüm yıl dönümünde) elime aldım.Uzaktan uzaktan bana göz kırpsa da okumayı erteledim.
Babasının kanser olduğunu öğrenen oğul ( kendisi de doktor) babasına gerçeği nasıl açıklayacağını bir türlü bilemez.Hastalarına karşı ne olursa olsun açık olmanın etik olduğunu düşünen doktor oğul, hasta olan babası olunca bu düşünceyi de sorgulamaya başlar.
Bu dramatik konu, yan karakterlerin de ( kendi dünyalarıyla) olay örgüsüne katılımıyla, duygu sömürüsüne dönüşmeyen derinlikli bir anlatıya dönüşmüş.
Doktorların böyle hassas konularda açık olması gerektiğinin etik olarak doğru olduğuna inanmakla birlikte, söyleyiş tarzının da önemli olduğunu düşünüyorum.
Babamın kanser olduğunu öğrendiğimiz zaman en iyisi diye gittiğim doktorun ( yalnızdım) o umursamaz tavrıyla hiçbir şansımız olmadığını söyleyişini hayatımın sonuna kadar unutmayacağım.