Kitap başlar başlamaz elinize bir yumak ip alıp sarmaya başlıyorsunuz. Sarıyor sarıyorsunuz ama bir türlü tükenmiyor. Bitmesini beklerken birden ip dolaşıyor. Birbirine karışmış düğümler, onları çözmenizi bekliyor. Tekerleme gibi cümleler, bitmek bilmeyen tekrarlar ve uzun paragraflar sayfalarca sürüyor ama yorucu değil. Akıcı ve komik bir dil. En geveze arkadaşınızla gün boyu lafladığınızı düşleyin. İşte o şekil kafanız şişiyor kitap bittiğinde. Kitap bitiyor ama yumak bitmiyor, emin olun. Sarmaya devam...
Her görüntünün anlık, yanıltıcı ve değişken olması üzerinden kimlik ve varoluş temalarını işlemiş Nobel Ödüllü bir roman.
Görünüşe aldanmayın, dediklerime de inanmayın, belki bana öyle göründü. Ama hangi bana; biri, hiçbiri ya da binlercesi...